22-11-2008, 22:27 | #1 |
Super Moderator
Üyelik tarihi: Şub 2008
Bulunduğu yer: Samsun
Mesajlar: 2.731
Teşekkürleriniz: 14
89 Mesajına 129 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 19 |
Reklam Alanı
=er colSpan=3> id=Table3 Delice Halil Delice halil.delice@tg.com.tr 16 Kasım 2008 Pazar align=right> En az spor yapılan ülke Devlet Planlama Teşkilatının beden eğitimi ve spor ile ilgili oluşturulan Özel İhtisas Komisyonunun raporunda, Türk insanının spor yapmayı değil, izlemeyi sevdiği, Türkiye’nin, Avrupa ülkeleri arasında yapılan araştırma sonucunda, nüfusuna oranla en az spor yapılan ülke olduğu belirtildi. Avrupa ülkelerinin genel nüfuslarına göre, spor yapanların oranı, en düşük yüzde 25 olduğu yazılan raporda, Türkiye’de bu oranının bindelerle ifade edildiği kaydedildi. 10 milyon nüfusu olan Portekiz’de 2 milyon, 5 milyon nüfuslu Danimarka’da yaklaşık 2 milyon, 55 milyon nüfusa sahip Fransa’da 13 milyon, 80 milyon nüfuslu Almanya’da 24 milyon ve 57 milyon nüfuslu İtalya’da 14 milyon insanın spor yaptığına işaret edilen raporda, Türkiye’nin 70 milyon nüfusunun olmasına rağmen aktif spor yapan insan sayısının 400 bin 301 olduğu ifade edildi. Yani binde 6. Danimarka’da yüzde elli, bizde binde 6. Haberi okuduğumda, Türkiye’nin bu acı gerçeği karşısında çarpıldım. Sporu yapmak yerine seyretmeyi tercih ettiğimizden gazeteci olarak az çok haberdardım ancak, meselenin bu boyutlarda olduğunu tahmin etmiyordum. 55 milyon nüfuslu Fransa’da 13 milyon lisanslı sporcu varken, bizde 70 milyon nüfusa karşılık yalnızca 400 bin. Bunların da 217 bini futbolcu. Gerçi bilim adamları futbolu spor olarak kabul etmiyorlar ama biz spor olarak kabul edelim. Ancak buna rağmen oran ne kadar küçük. Bir de topçuları çıkarırsak, Türkiye’de hemen hemen lisanslı sporcu kalmayacak. Türkiye gazetesi Hani nerede atletler, güreşçiler, yüzücüler, karateciler, tekvandocular, basketçiler, voleybolcular... Rapora göre, Türkiye’de spor diye yalnızca futbol biliniyor, onda da yalnızca 217 bin lisanslı futbolcu var. Dünyanın en genç nüfusuna sahip olmakla övünüyoruz, “Eğitim çağında 20 milyon gencimiz var” diye dosta düşmana ilan ediyoruz. Bu gençler ne yapar, neyle meşgul olurlar? Rapordan anladığımıza göre spor yapmıyorlar. Öyleyse ne yapıyorlar, neyle meşgul oluyorlar, kahve köşelerinde veya bilmem hangi köşelerde vakit ve gençliklerini boş, zararlı şeylerle mi öldürüyorlar? Acaba, bu gençlerin neyle, nerede vakit geçirdiklerini merak eden, araştıran var mı? Gençler, spor yapmak istediklerinde nerede spor yapacaklar? Spor tesisleri nerede? Hangi aşılmaz dağın ardında? Büyük şehirlerimizde, kişi başına düşen yeşil alan nedir? Herkesin rahatlıkla, ücretsiz veya çok az bir ücretle spor yapabileceği spor tesisi kaç tanedir? Bu gençler, “şeytani enerji” denen gençlik enerjisini nerede, nasıl harcayacaklar? Gençler, enerjilerini, Kaf Dağının tepesindeki güzellikleri kurtarmak için yönlendirilmez, onlara bunun için uygun imkanlar sağlanmazsa işte bu zaman korkmalı. Bizde ecdadımızdan yadigar, Ahilik içinde yeşermiş, gençleri eğlendirerek, güzele, faydalıya yönlendiren, onların gençlik enerjisini ebedi güzellikler yolunda harcamasını sağlayan fütüvvet (gençlik, delikanlılık, cömertlik, yiğitlik) teşkilatları vardı. Bunlar, hiç merak edilmez mi? Yukarıdaki rakamlar, gençlerimizin karşı karşıya bulunduğu tehlikeyi bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Ama nerede bunun sızısını yüreğinde hissedecek yetkililer, nerede bunun kavgasını yapacak, sancısını hissedecek medya?
__________________
7-8 Ağustos 2010 Tarihinde DİYARBAKIR'da yapılan Spor Tırmanış yarışmasını SİYASİ SEBEPLE protesto edip yarışmaya takım getirmeyen, aynı zamanda'da TDF Eğitmeni ve Spor kulübü BAŞKANI olan KİŞİ'yi ÖZEN'le kınıyorum. |
Reklam Alanı |
Popüler Sitelerde Paylaş |
Etiketler |
spor, yapılan, ülke |
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir) | |
|
|
Reklam Alanı |