05-12-2008, 11:46
|
#1
|
Guest
|
Günümüzde SPOR yaşamımızın fevkalade önemli bir unsuru haline gelmiştir. Ağır koşullar altında yasam mücadelesi veren bireyler, ekonomik sorunların yarattığı bunalımları bertaraf etmek, medeni aletlerin yarattığı ataleti, statik yaşamı bir ölçüde harekete dönüştürmek ve en önemlisi kentlerin ve sanayinin yarattığı sağlığa zararlı ortamdan kurtulup doğayla kucaklaşabilmek için bireyler SPOR yapma alışkanlığını benimsemeye başlamışlardır. Bu durum ayni zamanda insanların Sportif yarışmalara ilgisini arttırmıştır, Bu durumda önemli olan SPORUN tam anlamıyla bilinmesi, tanınması gereğidir. Bilimsel olarak hazırlanmış kurallar dahilinde yapılan ve insan sağlığına yararlı her turlu beden hareketine SPOR diyoruz. Bu aktivite bireysel olarak yapılabildiği gibi, yarışmalar selinde de gercekleştirilebilinir. Spor yapmak bir sevgi isidir ve bir yasam biçimidir ve bu böyle olduğu müddetçe bireye ve yasadığımız ortama yararlıdır. Evet çağımızda insanlar SPORU sevmektedirler, imkanların el verdiği şekilde spor yapmaktadırlar ve yarışma biçiminde gerçekleştirilen sportif aktiviteleri yakından takip etmektedirler. Ancak çocukluk cağından itibaren hakiki anlamda SPORUN eğitimini yaptırmadığımız için, bunun ulvi anlamından zaman zaman uzaklaşılmaktadır. Spor eğitiminde kullanılacak en önemli düşünce tarzı muhakkak ki OLIMPIZMdir. Modern Olimpiyatların babası addedilen BARON PIERRE DE COUBERTIN bakin 1894 yılında bu organizasyonu başlatmak isterken ne diyor, olimpizm felsefesini nasıl izah ediyor: INSANLARIN BIRBIRLERINI SEVMELERINI ISTEMEK UTOPIK BIR DUSUNCE OLABILIR. ANCAK GENCLERIMIZI DORT YILDA BIR, BIR ARAYA GETIREBILIRSEK, BIRBIRLERINI SAYMALARINI SAGLIYABILIRIZ. BU SEKILDE ARZU EDILEN BARIS ICINDE YASAYAN BIR DUNYAYA KAVUSURUZ. Bu ifadeden anlaşılacağı üzere Spor insan sağlığına yararlı olması kadar, bu fani dünyada "BARIS KARDESLIK VE DOSTLUK" ortamını yaratmak için bir araç olarak kullanılmasının önemli olduğudur. Nitekim birleşmiş milletler, Olimpizmin yüzüncü yıldönümü olan 1994 yılını tüm ülkeler için DOTLUK, KARDESLIK, BARIS VE OLIMPIK DUSUNCE SENESI ilan etmiş ve ihtiyacımız olan bu ortamı sağlamaya çalışmıştır. Bu da sağlıklı yasam için fevkalade önemli bir faktördür, peki günümüz insani Sporu böyle algılayabiliyor ve bilhassa Spor sevgisini, sportif yarışmaları takip ederken veya fiilen katılırken Olimpizm felsefesini uygulayabiliyor mu? Maalesef buna tam manasile EVET diyemiyoruz. Aşırı sevgi ve tutku günümüz insaninin hislerini frenleyememesine neden oluyor ve FANATIK yapıyor. Bu durumda spor araç olmaktan çıkıyor, amaç oluyor. Her nepahasina olursa olsun kazanmak, galip gelmek arzusu çeşitli üzücü olayların meydana gelmesine sebep oluyor. Her konuda olduğu gibi aşırı tutku yaşamı tehdit ediyor. Bu konuda çeşitli örnekler verebiliriz. Bu durum Sporun kendisinden kaynaklanmamaktadır. günümüz ekonomik koşullarının ağırlığı, turlu politik ve sosyal baskıların yeni hastalığı "STRES" bireyleri spor yaparken veya sportif organizasyonları izlerken SIDDET olaylarına kalkışmasına neden olmaktadır.
|
|
|