01-05-2009, 18:56 | #1 |
Çalışkan Üye
Üyelik tarihi: Ara 2008
Bulunduğu yer: Niğde
Mesajlar: 4.065
Teşekkürleriniz: 7
16 Mesajına 19 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
Reklam Alanı
="title">Nimet Çubukçu, 1965 yılında Karaman'da doğdu. 1988 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. 1990 yılından itibaren serbest avukat olarak çalışmaya başladı. İstanbul Barosu Çocuk Hakları Komisyonu'nda ve Çocuk Mahkemeleri'nde görev yaptı. AKP kurucu üyesi olan Çubukçu, 3 Kasım 2002 seçimlerinde milletvekili seçildi, 2 Haziran 2005'te Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevine atandı.Bugün itibarı ile Milli Eğitim bakanı olarak atandı. Çubukçu, evli ve 1 çocuk annesi. Umarız güzel çalışmalara imza atar ... ="title"> ="title">İşte Erdoğan'ın yeni kabinesi ="title"> ="date">01 Mayıs 2009 Cuma 20:25 ="date"> ="short_">Sonunda yeni kabine açıklandı. Seçimde kaybeden bakanlar koltuklarından da oldu. Sürpriz ise Milli Eğitim Bakanlığı'nda... DEĞİŞENLER Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı (Ekonomiden sorumlu)Ali Babacan Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Bayındırlık İskan Bakanı Nafiz Özak- Devlet Bakanı oldu... Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan- Devlet Bakanı oldu Faruk Çelik Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf Devlet Bakanı Sadullah Ergin Adalet Bakanlığı Ahmet Davutoğlu Dışişleri Bakanı Mehmet Şimşek Maliye Bakanı Devlet Bakanı Nimet Çubukçu Milli Eğitim Mustafa Demir Bayındırlık ve İskan Bakanı Ömer Dinçer Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nihat Ergün Sanayi ve Ticaret Bakanı Taner Yıldız Enerji Bakanı
__________________
Kontrolsüz Güç Güç Değildir...! Bizler Gücümüzü Kontrol Ederek Ve Birliktelik İçerisinde Daha Doğru Ve Güzele Ulaşacağız...! |
Reklam Alanı |
01-05-2009, 20:48 | #2 |
Üye
Üyelik tarihi: Kas 2007
Mesajlar: 33
Teşekkürleriniz: 0
0 Mesajına 0 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
inşallah bu sefer bu bakan spora gereken özeni verir, bu arada spor bakanı da benim çok sevdiğim faruk özak abimiz olmuş kendisine başarılar dilerim. spora en sonunda spordan anlayan biri geldi.
|
01-05-2009, 21:38 | #3 |
Çalışkan Üye
Üyelik tarihi: Ara 2008
Bulunduğu yer: Niğde
Mesajlar: 4.065
Teşekkürleriniz: 7
16 Mesajına 19 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
İNŞALLAH HOCAM. BİZLERİNDE TEK DİLEĞİ BU. EĞİTİME ÖNEM VEREN DEĞERİNİ BİLEN BİRİSİ OLSUNDA YETER BİZE. UMARUM HAYIRLISI OLUR.
__________________
Kontrolsüz Güç Güç Değildir...! Bizler Gücümüzü Kontrol Ederek Ve Birliktelik İçerisinde Daha Doğru Ve Güzele Ulaşacağız...! |
01-05-2009, 23:43 | #4 |
Üye
Üyelik tarihi: Eyl 2008
Bulunduğu yer: Siirt
Mesajlar: 74
Teşekkürleriniz: 0
1 Mesajına 1 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
hayırlısı olur inşaallah şu sevk olayıda rayına oturur birde öğretmenleri koruyucu haklar artar saygılarımla vatana millete hayırlı olsun
__________________
yaşam boyu spor |
02-05-2009, 12:31 | #5 |
Çalışkan Üye
Üyelik tarihi: Ara 2008
Bulunduğu yer: Niğde
Mesajlar: 4.065
Teşekkürleriniz: 7
16 Mesajına 19 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
inşallah hayırlısı olur.
__________________
Kontrolsüz Güç Güç Değildir...! Bizler Gücümüzü Kontrol Ederek Ve Birliktelik İçerisinde Daha Doğru Ve Güzele Ulaşacağız...! |
02-05-2009, 12:51 | #6 |
Çalışkan Üye
Üyelik tarihi: Ara 2008
Bulunduğu yer: Niğde
Mesajlar: 4.065
Teşekkürleriniz: 7
16 Mesajına 19 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
Çubukçu, olabilecek en iyi isimdi Milli Eğitim Bakanlığı koltuğuna ilk kez bir kadın bakan oturdu. İsabetli bir seçim. Başbakan Erdoğan’ın Çelik’ten sonra Milli Eğitim Bakanlığı konusunda çok titiz davranacağını biliyorduk, bekliyorduk. Nitekim de öyle oldu. Taşra baskılarına giden bir önceki yazımda Erdoğan’ın telaffuz edilen isimlerden hiçbirini Milli Eğitim Bakanlığı’na atamayacağını ve kabine içinden sürpriz bir ismi bu koltuğa oturtacağını yazmıştım. Aynen çıktı. Çubukcu, niye böylesine önemli bir bakanlığa getirildi diye merak edenler vardır. İşte onun cevabı: Çubukcu, Erdoğan Ailesi’ne çok yakın isimlerden birisi. Özellikle de Emine Hanım’a. Bir anlamda Emine Hanım kontenjanından Milli Eğitim Bakanlığı koltuğuna oturdu dersek yalan olmaz. Arkasında böylesine önemli bir desteğin olması, onu bu zorlu görevde güçlü kılacaktır. Dahası, devlet bakanlığı dönemindeki performansı ve aileye yakınlığı nedeniyle de bu görevi fazlasıyla hak etti diyenler de abartılı bir söylem içerisinde olmayacaklardır. Bakan Çubukçu’nun işi çok zor. Niyesi de işte bakanlar kurulu açıklanmadan yazdığım yazıda. Yazının başlığı “Giderayak kadrolaşmaydı” Milli Eğitim’de kadrolaşma iddiaları hep vardı. Ama son günlerde iyice ayyuka çıktı. Eğitim sendikalarının ortaya attığı iddialar yenilir yutulur cinsten değil. Hak, hukuk, adalet, liyakat hak getire diyorlar. Bakan Çelik’in gitmesi kesinleşti, bu yüzden giderayak ne yaparsan kâr mantığı ile hareket ettiği öne sürülüyor. Yakında CHP de TBMM Başkanlığına bir soru önergesi verir. Ayrıca sendikaların pek çoğu çoktan yargıya başvurmuş durumda. Böylesi durumlar ilk kez yaşanmıyor. Son dakikada yangından mal kaçırırcasına yapılan tayinler için de çeşitli önlemler geliştiriliyor. Bunlardan birisi de son birkaç ay içerisinde gerçekleştirilen tüm tasarrufların iptal edilmesi. Muhtemeldir ki yine aynı durum söz konusu olacaktır. Aynı partiden de, aynı kabineden de olsalar, yeni bir bakan geldiğinde usulsüz ve tartışmalı tüm icraatları yok sayılıyor. Çünkü daha bakanlık koltuğuna oturur oturmaz başları ağrısın istemiyorlar. Yeni bakandan beklentiler Yeni bakan kim olacak sorularının ve yeni bakandan beklentilerin ardı arkası kesilmiyor. Telaffuz edilen isimler arasına hemen her gün yeni bir isim ekleniyor. Bu hep böyle oluyor. Ama her defasında da en çok konuşulanlar değil farklı isimler koltuğa oturuyor. Hatta Başbakanlık ile Çankaya Köşkü arasında isimlerin birkaç kez değiştiğine de çok fazla şahit olduk. Şimdi yine benzer bir durum söz konusu olabilir. Peki, yeni bakandan beklentiler neler? O kadar çok ki! Öğrencisinden öğretmenine, velilerden üniversitelere herkesin beklentisi çok farklı. Özel öğretim kurumları bile adeta kendi bakanları gibi çalışan Çelik yerine yeni bir bakanın sektöre heyecan getireceği inancında. Çünkü fazlasıyla sorunları var. Bürokrasi çöktü Milli Eğitim Bakanlığı’nın şu andaki en önemli sorunu, bürokratik kadroların tümüyle pasifize edilmesi. Bakan Çelik, kendisini o kadar donanımlı ve yeterli görüyor ki, her şeye yetiyor! Bu yüzden de en önemli makamları ve kurumları bile sıradanlaştırdı. Eskiden Milli Eğitim’de öne çıkan hangi bürokratlar var denildiğinde, onlarca isim sayılırdı. Şu anda üç tane bile saymak mümkün değil. Çünkü hemen hepsi ya hak etmedikleri halde o görevlere geldiler ya da Bakan Bey’in gölgesinde kalıyorlar. Talim Terbiye gibi önemli kurumlar ise tümüyle baypas edildi. Oysa siyaset ve bakanlar üstü kurumlardı onlar. Ama dik duramadılar. İl ve ilçe milli eğitim müdürlükleri de son yıllarda büyük bir erozyona uğradı. Ve bütün bunlar herkesin gözü önünde gerçekleşti. Eğer ortada bir kabahat varsa, bu kabahatin sorumlusu kesinlikle sadece Bakan Çelik değildir. Bu konuda A’dan Z’ye hepimiz suçluyuz. Özetin özeti: Çubukçu liyakata dayalı bir güçlü kadro kurar ve Çelik’in izlerini silebilirse başarılı olur. Eğitime yabancı değil. Kararlı ve dik durursa, ilk kadın Milli Eğitim Bakanı olmanın ötesinde tarihe çok şeyler bırakabilir.
__________________
Kontrolsüz Güç Güç Değildir...! Bizler Gücümüzü Kontrol Ederek Ve Birliktelik İçerisinde Daha Doğru Ve Güzele Ulaşacağız...! |
02-05-2009, 12:55 | #7 |
Çalışkan Üye
Üyelik tarihi: Ara 2008
Bulunduğu yer: Niğde
Mesajlar: 4.065
Teşekkürleriniz: 7
16 Mesajına 19 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
Hüseyin Çelik’in yerine Milli Eğitim Bakanlığına getirilen Nimet Çubukçu, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı’ydı. Hüseyin Çelik’in yerine Milli Eğitim Bakanlığına getirilen Nimet Çubukçu, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı’ydı. Başbakan Tayyip Erdoğan’a yakın isimlerden olan Çubukçu, AKP hükümetinin, uzun süre tek kadın bakanı olarak çalıştı. Çubukçu, Milli Eğitim Bakanlığı’na gelen ilk kadın bakan oldu. AKP’nin kuruşulundan beri partide etkin görev alan Çubukçu’nun adı Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında “Türkiye’nin ilk kadın Cumhurbaşkanı” olacak diye geçti. Çubukçu, laik ve muhafazakar kesim açısından da kabul görecek bir isim olarak biliniyor. Nimet Çubukçu’nun arası, Başbakan Erdoğan’la olduğu kadar eşi Emine Erdoğan’la da iyi. Çubukçu, AKP ve Ankara siyaset sahnesine Erdoğan’la birlikte AKP’nin ilk kurucu kadrosunu oluşturan 12 kadından biri olarak yer aldı. Partinin kimliği olarak ifade edilen “Muhafazakar Demokrasi” kavramını oluşturmak için Dengir Mir Mehmet Fırat’la birlikte çalışmalar yürüttü. Çubukçu, bakan olmasıyla Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’la çok yakın bir görüntü çizdi. Çubukçu, bakanlık etkinliklerinin büyük bir bölümüne davet ettiği Emine Erdoğan’la katılırken, yine Cumhurbaşkanı tartışmalarıyla ilgili Emine Erdoğan’ı savunmak için CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’la girdiği bir polemikle de adından söz ettirdi. Baykal’ın eleştirileri üzerine Çubukçu, “Bizimkilere gelince imam nikahı, CHP’lilere gelince özel hayat? Baykal da eşini yanında bir yere götürmüyor” demiş, Baykal da bu sözlere “Olcay sepet mi ki yanımda taşıyayım” diye yanıt vermiş, Erdoğan da Çubukçu’ya teşekkür etmişti. Malatya Çocuk Yuvası’nda yaşanan çocuklara kötü davranılması olayında Çubukçu, uzun süre sessiz kalınca eleştiri oklarını üzerine çekti. Nimet Çubukçu, 14 yaşındaki bir kızı taciz eden Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez’e, hükümet kanadından en sert tepkiyi verirken, bakanlığına bağlı olan Saray Rehabilitasyon Merkezi’nde, İngiliz York Düşesi Sarah Feruson’un çektiği görüntüler üzerine de, düşesi dava etti. Merkez’in kötü durumu nedeniyle de istifası istenen Çubukçu, evli olmayıp, birlikte yaşayanların şiddet görmesi karşısında, “Onlar aile değil” diyerek şiddeti savundu. Kavaf: Kadın kollarından geliyor Yeni Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, 1962 yılında Denizli’de doğdu. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ni bitirdikten sonra öğretmen olarak görev yaptı. Bir süre AKP’nin Kadın Kolları Genel Başkanlığı’nı yürüttü. 22 Temmuz seçimleri ile Denizli’den milletvekili seçildi. Evli ve bir çocuk annesi. Kavaf, Erdoğan’ın kendisini bakan yaptığını öğrendikten sonra “Ülkeme hizmet için makam mevki benim için önemli değil” dedi. Kararın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın takdiri olduğunu ve bakan olduğunu, televizyondan öğrendiğini belirten Selma Aliye Kavfa, “Partide verilecek her göreve hazırım. Biz ülkeye hizmet için varız. Bundan sonra yükümüz ağırlaşsa da en iyisini yapacağız” diye konuştu. *** Perde arkasındaydılar, sahneye çıktılar Davutoğlu: Dış politika hep ondan soruldu Başbakan Erdoğan’ın dış politika danışmanı olarak 2002’den beri görev yapan Prof. Ahmet Davutoğlu, 2003’te fahri büyükelçi ünvanını almıştı. Sadece Erdoğan’ın dış politika danışmanlığını yapmakla kalmayıp, Dışişleri Bakanlığı bürokrasisi üzerindeki etkisiyle de dikkat çeken Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Gül’ün de dış politikadaki ‘yakın adamı’ olarak adını duyurdu. Gül’ün Dışişleri Bakanlığı döneminde Hamas’ın siyasi lideri Halid Meşal’in Ankara’da ağırlanmasını organize ettiği için tüm dünyanın dikkatle takip ettiği isim olan Davutoğlu, İsrail ile Suriye’nin Türkiye’nin arabuluculuğunda görüşmeler yapmasını da sağlayan isim oldu. Başbakan Erdoğan’ın ‘özel temsilci’ olarak sık sık Ortadoğu’ya yolladığı Davutoğlu, Türk diplomasisinin ‘perde arkası kahramanı’ olarak biliniyordu. Milletvekili olmadığı ve ‘fahri büyükelçi’ olduğu için dışişleri bakanlığına getirileceği haberleri çıkınca AKP içinde tepkiyle karşılanan isim oldu. Dışişleri çevrelerinin “Diplomasinin perde arkası kahramanı, vitrine çıktı” dediği Davutoğlu’nun, ‘Stratejik Derinlik’ adlı diplomasi kitabı, bakanlık çalışanları arasında en çok okunan kitap. 1959 Taşkent doğumlu Davutoğlu, İstanbul Erkek Lisesi, ardından Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi ve Siyaset Bölümü’nden mezun oldu. Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden doktorasını alan Davutoğlu, Marmara ve Beykent Üniversiteleri’nde dersler verdi. Dinçer: Başbakan’ın ‘en yakını’ndaki isim Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na getirilen AKP İstanbul Milletvekili Prof. Ömer Dinçer, Başbakan’a ‘en yakın’ isimler arasında yer alıyordu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde üst düzey görevlerde bulunan Dinçer, AKP’yi iktidara taşıyan 2002 seçimlerinin ardından önce Başbakanlık Baş Danışmanı ardından da Başbakanlık Müsteşarlığı görevlerini yürüttü. Dinçer’in 2007 seçimlerinde İstanbul Milletvekili olmasının ardından ‘bakan olabileceği’ iddiaları gündeme gelmişse de, kabinedede herhangi bir görev alamaması şaşkınlık yaratmıştı. Dinçer’in yeni görevi, son kabine değişikliğinde ‘süpriz isim’ olarak anıldı. Ancak, Başbakan Erdoğan’ın Dinçer’e ‘kabinenin görev paylaşımı için çalışma yaptırdığı’ bilgisi kulislere yansımıştı. 1994 yılında profesör olan Dinçer intihal iddiaları ile gündeme gelmişti. Dinçer, ‘geçmişteki rejim aleyhtarı kitapları ve açıklamaları’ olduğu gerekçesiyle muhalefet partilerinin eleştiri oklarının hedef tahtasında yer aldı. Bir makalesinde Dinçer ‘Nihayet laiklik ilkesinin yerinin İslam ile bütünleşmesinin gerekli olduğu kanaatini taşıyorum’ yazmıştı. Dinçer’in bazı makaleleri ve yaptığı konuşmalar AKP hakkında kapatma istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde görülen davanın iddianamesinde de yer aldı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Ömer Dinçer hakkında , “Görüşleri anayasa ile bağdaşmıyor” demişti. Ergün: Sanayi bakanı sanayi bölgesinden Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün: 1962 İzmit Çınarlı’da doğdu. Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’ni bitirdi. Kapatılan FP’den Derince Belediye Başkanlığı yaptı. 2002 seçimlerinde Kocaeli’nden Meclis’e girdi. AKPGenel Başkan Yardımcılığı yaptı. 22 Temmuz seçimlerinde yeniden milletvekili seçildi ve Grup Başkanvekilliği’ne getirildi. Kürt sorunu, demokratikleşme, Ergenekon soruşturması gibi konularda yaptığı açıklamalarla sık sık gündeme geldi. Zaman zaman tartışmalı konularda ‘gerilimi düşürücü’ açıklamaları ile dikkatleri üzerine çekti. AKP’yi kapatma davasında hakkında siyasi yasak istendi. Kulislerde adı İçişleri Bakanlığı için de geçti. Ancak sanayinin yoğun olduğu memleketi Kocaeli de dikkate alınarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na getirildi. Arınç: O artık MGK üyesi bir bakan 1948 yılında Bursa’da doğan ve Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan Arınç’ın adı Fazilet Partisi’nde ‘yenilikçi kanat’ milletvekilleri arasında Abdullah Gül ile beraber ön plana çıktı. Gül ile birlikte Tayyip Erdoğan liderliğinde kurulan AKP’de yer aldı ve TBMM Grup Başkanı görevine getirildi. 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra TBMM Başkanlığı’na seçildi. Eşinin türbanlı olduğu için Arınç döneminde resepsiyonlar için ‘eşsiz davetiye’ uygulaması başladı. Askerler de zaman zaman bu resepsiyonları boykot etti. 2006 23 Nisan’ında ‘laikliğe yeni tanım’ getirilmesi gerektiğini savununca büyük tepki çekti. Yaptığı birçok açıklama ve bazı uygulamaları AKP’ye açılan kapatma davasının delilleri arasına girdi. Ergenekon soruşturmasını değerlendirirken “İyi ki bu paşalarla savaşa girmemişiz” dedi.Arınç, memleketi Manisa’da belediye başkanlığını MHP’ye kaptırdı. Arınç, bakan olduğunu öğrenince “Revizyonla ilgilenmiyorum, beklentim de yoktu” dedi. Askerlerle yıldızı barışmayan Arınç, yeni dönemde Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) üyesi olacak. Yıldız: Gül ile yakınlığı bakanlığa taşıdı Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın yeni patronu Taner Yıldız 1962 Yozgat doğumlu ama Kayserili. İTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunu olan Yıldız, Kayseri Elektrik Üretim Şirketi’nin Yönetim Kurulu Üyeliği, Kayseri ve Civarı Elektrik TAŞ’nin Genel Müdürlüğünü yaptı. Cumhurbaşkanı Gül ile iyi ilişkileri olan Yıldız, 2002’de yapılan seçimlerde milletvekili seçilmişti. Yıldız’ın bakanlık koltuğuna oturması sürpriz olmadı. Yıldız, ilk açıklamasında “Enerji alanında sürdürülen politikaları daha hızlı ve oturgan şekilde sürdüreceğiz” dedi. Ergin: Erbakan’ı cezaevinden kurtardı Adalet Bakanlığı’na getirilen AKP Hatay Milletvekili Sadullah Ergin, 1964 Hatay’da dünyaya geldi. Ergin, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun. Ergin, Anayasa ve ceza yasaları değişiklik sürecinde çalışmaları yapan komisyonlarda yer alarak politika belirleyen isimler arasında yer aldı. TCK’nın değiştirilerek kapatılan RP’nin lideri Necmettin Erbakan’nın cezaevinden kurtaran formülün mimarlarından biriydi. Adı, Hatay’daki ‘Ali Dibo’ olarak anılan yolsuzluk iddialarına karıştı. Başbakan Erdoğan da mahkemelerce aklanan Ergün’e sahip çıktı. Yılmaz: ODTÜ’yü birincilikle bitirmişti Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz: Kabinenin yeni isimlerinden. 1967 Bingöl doğumlu. ODTÜ Kamu Yönetimi Bölümü’nü birincilikle bitirdi. Yüksek lisansını ABD Denver Üniversitesi uluslararası ilişkilerde; doktorasını Bilkent Üniversitesi siyaset biliminde tamamladı. AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi İzleme ve Yönlendirme Komitesi Üyeliği, Ulusal Ajans, ATAUM ve Sümerhalı’da Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu. DPT’de AB ile İlişkiler Genel Müdürlüğü görevini yürüttü. 22 Temmuz seçimleri ile Bingöl’den milletvekili seçildi. Demir: Samsun’da MÜSİAD şubesi açtı Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir: 1961’de Trabzon Şalpazarı’nda doğdu. Karadeniz Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’ni bitirdi. Türkiye Emlak Bankası AŞ’de Fen Eksperliği görevinde bulundu. MÜSİAD Samsun Şubesi Kurucu Üyesi oldu. 2002 ve 22 Temmuz 2007 seçimlerinde Samsun’dan milletvekili seçildi. TBMM Bayındırlık Komisyonu Başkanlığı yaptı. Evli ve beş çocuk babası. Demir ile birlikte yerel seçimlerde AKP’nin başarılı olduğu Samsun da kabinede temsil edilmeye başladı. *** Gidenlerin ardından... Şahin: Seçim tehditi tepki çekti AKP’nin kurucu larından olan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in kabine dışında kalmasında, seçim bölgesi Antalya’da seçimi kaybetmesi etkili oldu. Seçim sürecinde, “Hükümetin desteği olmadan, sorunları çok olan ilçelere ve beldelere yeterince hizmet götürülemez” açıklamasıyla tepki çekti. Şahin, Engin Çeber’in işkenceyle öldürülmesi nedeniyle özür dileyerek bir ilke imza atmıştı. Deniz Feneri davasındaki tavrı ise hep eleştirildi. Şahin’in eleştirilere konu olan bir diğer uygulaması ise telefon dinlemeleri oldu. Güler: Kış gelirken gaza zam yaptı Erdoğan hükümetinin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, ilk döneminde elektrik ve doğalgaza uzun süre zam yapmayarak 22 Temmuz seçimlerinde partisinin başarısına başarı kattı. Ancak zam yapılmaması elektrik ve doğalgaz ile ilgili devlet kurumlarının zarar etmesine neden oldu. Son bir yıl içinde doğalgaza yüzde 82 zam yapıldı. Güler’in bazı uluslararası projelerdeki tavrı eleştirilere neden oldu. Başesgioğlu: Özak için koltuk gitti Kabinenin ANAP kökenli bakanlarından Murat Başesgioğlu’nun bakanlığı döneminde Pekin Olimpiyatlarındaki başarısızlık, Futbol Federasyonu seçimlerinde yaşanan sorunlar öne çıktı. Başesgioğlu’nun seçim bölgesi Kastamonu’nun belediye başkanlığını bir kez daha MHP’ye kaptırması da koltuğunu kaybetmesinde etkili oldu. Başbakan’ın, eski Trabzonspor Başkanı Faruk Nafiz Özak’ı kabine dışında bırakmamak için spordan sorumlu Devlet Bakanlığı’na kaydırması Başesgioğlu’nun koltuğu kaybetmesinin nedenleri arasında yeraldı. Çelik: Van’ı DTP’ye kaptırdı Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in görevden alınmasında en büyük etkenlerden bir, memleketi Van’da AKP’nin yerel seçimi kaybetmesi oldu. Bakanlık görevini neredeyse askıya alıp, aylarca Van’da seçim çalışması yapan Çelik tüm çabalarına karşın, belediye başkanlığını DTP’ye kaptırdı. Her fırsatta ‘İslamcı’ kimliğini vurgulamaktan çekinmeyen Hüseyin Çelik, bu özelliği nedeniyle laik kesimin sık sık ‘kellesini istediği’ kabine üyesi oldu. Çelik’in, Ergenekon soruşturmasının 12. dalgasında bazı eğitimcilerin gözaltına alınmasını değerlendirirken, “Şu anda Ergenekon’un baş sorumlusu olarak yargılanan insanlar a telefon açıp da ‘Ben sizin emrinizdeyim’ diye ona bağlılık bildiren insanlar var” demesi, “Ergenekon’un başındaki ismi biliyor mu” sorusunu gündeme getirdi. Çelik’in bakanlığının yürüttüğü ‘Ana-Kız Okuldayız’ kampanyasında, türbanlı kadın fotoğrafının kullanılması, AKP tabanından çok tepki almıştı. Çelik’in özel okullarda Atatürk köşesinin kaldıran genelgesi yargıdan döndü. Yazıcıoğlu: Alevi açılımı yarım kaldı İstanbul milletvekili Reha Çamuroğlu ile birlikte AKP’nin “Alevi Açılımı”nın mimarlarından olan eski Devlet Bakanı Mustafa Said Yazıcıoğlu, bu açılımı tamamlayamadan hükümetten ayrılmak zorunda kaldı. “Alevilerin sıkıntılarını çözmek görevimizdir” diyen Yazıcıoğlu, Alevilerin inançlarını değiştirmek niyetinde olmadıklarını söylemişti. Ancak, Alevilerin taleplerine sırtını çeviren Yazıcıoğlu, en sonunda da Alevi vatandaşların taleplerine ilişkin henüz somutlaşmış bir çalışma olmadığını itira etmek zorunda kalmıştı. Yazıcıoğlu döneminde Diyanet’in Kürtçe Kur’an gibi hazırlıkları da tartışma konusu olmuştu. *** Ekonomik kriz üç bakanı yedi Küresel krizin etkisinin arttığı günlerde kabine değişikliğine giden Erdoğan, ekonomi yönetimini sil baştan değiştirdi. Yerel seçim öncesi muhalefet, hükümeti ’krize karşı tedbir almakta gecikmekle’ suçladı. Erdoğan ise, seçim sonrası parti kurmaylarıyla yaptığı değerlendirmede “Hiç beklemediğim, beni hayal kırıklığına uğratan sonuçlar gelmiştir, bunun nedeni de ekonomik kriz” sözleriyle ekonomi yönetiminde yapacağı değişikliğin işaretlerini verdi. Dışişleri Bakanı Ali Babacan yeniden ekonomi yönetiminin başına getirilirken, Devlet Bakanları Kürşat Tüzmen ve Nazım Ekren ile Maliye Bakanı Kemal Unakıtan kabine dışı kaldı. * Ekren’in ismi kabine revizyonunda anılmamasına rağmen, görev ve yetkileri Babacan’a devredildi. AKP’nin ekonomi programlarının mimarı Ekren’in kabineye girmesi dört gözle beklenmişti. Ancak Ekren’in çalışma tarzının, Erdoğan ile uyuşmadığı kulislerde konuşuluyordu. * AKP hükümetinin ilk günlerinden bu yana kabinede bulunan Tüzmen ise revizyon söylentileri ile birlikte adı anılanlar arasında yer aldı. Tüzmen, seçim bölgesinde başarılı çalışmalar sürdürmesine rağmen, partisini sandıktan üçüncü sırada çıkarabildi. Tüzmen’in, milliyetçi kökeni nedeniyle Erdoğan’ın çok sıcak baktığı bir isim olmadığı ancak ihracat dünyası ile iyi ilişkileri nedeniyle bu kadar zaman görevde kaldığı yine siyasi kulislere yansıyan bilgiler arasında. Erdoğan’ın genel seçimin ardından Tüzmen’e bağlı Gümrükleri başka bir bakana bağlaması dikkat çekmişti. * Unakıtan’ın kabine dışında kalacağına dair görüşler ise AKP’nin yerel seçimlerde Eskişehir ve Edirne’deki başarısızlığı sonrasında konuşulmaya başlandı. 2002 yılından bu yana Maliye Bakanlığı’nı yürüten Unakıtan’ın sağlık sorunları da bu görüşü güçlendirdi. Unakıtan’ın görev süresi boyunca özelleştirmede yaşanan sorunlar, vergi uygulamaları, çocuklarının ticari ilişkileri eleştirilere neden oldu.
__________________
Kontrolsüz Güç Güç Değildir...! Bizler Gücümüzü Kontrol Ederek Ve Birliktelik İçerisinde Daha Doğru Ve Güzele Ulaşacağız...! |
02-05-2009, 15:11 | #8 |
Girişken Üye
Üyelik tarihi: Eyl 2007
Bulunduğu yer: Konya
Mesajlar: 374
Teşekkürleriniz: 0
Thanked 2 Times in 1 Post
Tecrübe Puanı: 0 |
Yeni Milli Eğitim Bakanımız NimetÇubukçu....
HAYIRLI OLSUN BÜTÜN CAMİAMIZA
__________________
çukurova ün.1994 |
02-05-2009, 16:19 | #9 |
Üye
Üyelik tarihi: Eyl 2008
Bulunduğu yer: Siirt
Mesajlar: 74
Teşekkürleriniz: 0
1 Mesajına 1 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
hayırlı olsun vatana millete
__________________
yaşam boyu spor |
02-05-2009, 16:51 | #10 |
Çalışkan Üye
Üyelik tarihi: Ara 2008
Bulunduğu yer: Niğde
Mesajlar: 4.065
Teşekkürleriniz: 7
16 Mesajına 19 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 0 |
umarım beden egitimi dersleri ikinci kademede 2 saate çıkar.
__________________
Kontrolsüz Güç Güç Değildir...! Bizler Gücümüzü Kontrol Ederek Ve Birliktelik İçerisinde Daha Doğru Ve Güzele Ulaşacağız...! |
Popüler Sitelerde Paylaş |
Etiketler |
bakani, deĞİŞtİ, eĞİtİm, mİllİ |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
MİLLİ SPORCULARIMIZIN DİKKATİNE | binali | Spor Haberleri ve Güncel Olaylar | 1 | 24-11-2009 22:53 |
VOLEYBOL TOPU DEĞİŞTİ | m.taşpınar | Voleybol | 4 | 17-10-2009 22:31 |
mıllı olmak | konyalı judocu | Besyo özel yetenek sınavları hakkında sorular ve cevaplar | 2 | 27-07-2008 08:47 |
MİLLİ OLİMPİYAT KOMİTESİNİN OLİ'Sİ BOLU'DA | hat64 | Çocuk ve Spor | 0 | 31-05-2008 01:44 |
MİLLİ TAKIMLAR 5.KADEME 'A' ANTRENÖR T | hat64 | Antrenör ve Hakem Kursları, Seminerler | 1 | 05-04-2008 18:20 |
Reklam Alanı |