20-12-2008, 00:22 | #1 |
Çalışkan Üye
Üyelik tarihi: Eki 2007
Mesajlar: 3.631
Teşekkürleriniz: 2
12 Mesajına 18 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 21 |
Reklam Alanı
="haberbas"> Artistik Buz Pateni > Artistik Patinaj, Artistik Buz Pateni veya Figür Pateni, müzik, dans ve sporu bünyesinde birleştirir. Bu unsurların bir arada olması nedeniyle son derece estetik ve rafine bir spor dalı olarak kabul edilir. Figür Pateni özellikle son 30 yılda teknik ve artistik planda büyük bir ilerleme gösterdiği için günümüzde bütün dünyada televizyon naklen yayınları açısından en çok ilgi çeken spor dalı olmuştur.<?:NAMESPACE PREFIX = O /> Buz Pateni, olimpik ölçü olarak kabul edilen 30 x 60 metrelik buz pistinde yapılır. Türkiye'nin olimpik ölçülerdeki ilk buz pisti, Ankara'da 1987 yılında açılan ve kısaca Bel-Pa olarak bilinen Büyükşehir Belediyesi'nin Buz Pateni Sarayı'dır. İzmit'te 1999'da hizmete giren ve Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Buz Pateni Pisti de, ülkemizin ikinci olimpik buz tesisidir. İstanbul ve İzmir'de olimpik ölçülere uyan buz pisti henüz yoktur. İstanbul'da patenciler, Galleria alışveriş merkezinde bulunan küçük bir buz pistinde, İzmir ve Antalya'daki patenciler de, aynı şekilde, kurallara uygun olmayan küçük pistlerde çalışmaktadırlar. Türkiye Buz Sporları Federasyonu 1991'de kuruldu. Daha önceleri başka Federasyonların bünyesinde faaliyetleri yürütülen Artistik Buz Pateni ancak o tarihten sonra bağımsız bir Federasyon çatısı altında örgütlenmiş oldu. Artistik Buz Pateni yapan sporcuların giydikleri patenler, Buz Hokeyi ve Sürat Pateni sporcularının giydikleri patenlerden farklıdır. Figür patencilerinin patenlerinin altındaki çeliklerin ucunda, frenlemeyi ya da sıçramayı sağlayan altı adet tırtıl vardır. Artistik Buz Pateni'nin öğrenilmesi, disiplinli ve uzun süreli çalışmayı gerektirir. Hemen hemen her gün antrenman yapılmasına ve iyi bir patenci olmak isteyen sporcu adaylarının bıkmadan, yılmadan çalışmasına ihtiyaç vardır. Buz patencilerinin teknik beceri kazanmak için iyi bir antrenöre olduğu kadar artistik yanlarını geliştirmek için iyi bir de koregrafa ihtiyaçları vardır. Uluslararası yarışmaların özellikle son 20-30 yılda televizyondan naklen yayınlanmaları, bu spor dalının halk arasında yaygınlaşmasına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. <?:NAMESPACE PREFIX = V /></V:SHAPE>Bir Artistik Buz Pateni yarışması, iki günde yapılan iki bölümden oluşur. Yarışmacılar, birinci gün Kısa Program, Zorunlu Program ya da Orijinal Program adı verilen programlarını, ikinci günde de, Uzun Program ya da Serbest Program denilen programlarını sunarlar. Kısa Program'da, yarışmacılar, jump, spin (dönüş) ve adım dizilerinden oluşan 8 zorunlu elemanı sunmak zorundadırlar. Hakemler, yarışmacının yapamadığı elemanlardan not kırarlar. Patencinin, yapamadığı, kaçırdığı elemanı tekrar denemek hakkı yoktur. Uzun Program'da ise, hiçbir eleman zorunlu değildir. Yarışmacı, koregrafının istediği gibi oluşturduğu programı sunar. Patencinin yapamadığı elemanı yeniden denemek hakkı vardır. İkinci ya da üçüncü denemede olsa bile, yarışmacı başarıyla yaptığı elemandan tam puan alır. Bir yarışmanın genel değerlendirmesi, patencilerin bu iki günde elde ettikleri sonuçlara göre yapılır Yarışmalarda uygulanan kurallar karmaşıktır ve bu kurallar, Buz Pateni’nin evrensel planda en üst organı olan Uluslararası Paten Federasyonu (ISU) tarafından belirlenmiştir. ISU’ya üye olan ulusal Federasyonlardan seçilen delegeler tarafından oluşturulan çeşitli teknik komiteler, belirli zamanlarda toplanarak bu spor dalının ilerlemesini sağlayacak yolları tartışırlar. Ulusal ya da uluslararası yarışmalar ile dünya çapındaki bütün şampiyonalar, ISU’nun koyduğu kurallara göre yapılır. Kuralların önemli bir bölümü, yarışma sırasında sporcuların yaptığı yanlış hareketlerden hata puanlarının düşürülmesiyle ilgilidir. Bir jumptan (atlama) sonra buza elle dokunmak, düşmek, bir spin (dönme) sırasında gereken sayıda dönmemek, havaya sıçrandığı zaman gereken sayıda turu yapmamak yanlış ya da eksik unsurlardır. Hakemler, bu eksiklikleri hata puanı olarak değerlendirmek zorundadır. Patenci, ne kadar çok hata yaparsa, o kadar çok puan kaybeder. ISU’nun koyduğu kurallara göre düzenlenen yarışmalarda hakem sayısı dokuza kadar yükselebilir. Bir yarışmanın puanlamasını yapan hakem paneli (heyeti) 3, 5, 7 gibi tek sayıdan oluşur. Avrupa, Dünya Şampiyonaları ya da Kış Olimpiyatları gibi çok önemli yarışmalarda hakem paneli dokuz hakemden oluşur. Puanlama, 6 tam puan üzerinden yapılır (Puanlama sistemi 2002 Salt Lake City Olimpiyatlarından sonra değişti). Bir patencinin yarışmada 6 tam puan alması nadir rastlanan bir durumdur. Patencinin 6 puan alması, onun programını hiç hatasız, mükemmel bir biçimde sunmuş olması anlamına gelir. Hakemler yarışmalarda teknik ve artistik (sunuş) olmak üzere iki tür puan verirler. Teknik puanlar, sporcunun buzda kayma tekniğini, figürlerin iyi yapılıp yapılmadığını ve programının zorluk derecesini değerlendirmek içindir. Artistik puanlar da, programın sunulmasını, sporcunun kayışının müzikle uyum içinde olup olmadığını, müzik ve kostüm seçimini ve pistin bütününün kullanılıp kullanılmadığını değerlendirmeyi amaçlar. Daha kesin ifadeyle, hakemlerin puan verirken göz önüne aldıkları ölçütler şunlardır: Teknik puanlar: - Performansın zorluğu - Farklılık - Hız - Programın temiz ve sağlam olması Artistik puanlar (sunuş puanları): - Müzikle uyum - Hızın değişimi - Buz pistinin tümünün kullanımı - Müziğe zaman olarak uyum - Stil ve duruş - Orijinallik - İfade İki yarışmacının puanlarının eşitliği halinde, Kısa Program'da teknik puanlar, Uzun Program'da da artistik puanlar belirleyici özellik taşırlar. Müziğini buzda yaptığı hareketlerle bağdaştıramayan bir figür patencisinin hakemlerde ve seyircilerde güzel bir izlenim yaratması mümkün değildir. Hakem panelinde puanlama yapan dokuz hakemden başka bir başhakem ve bir de başhakem yardımcısı bulunur. Başhakem puanlama yapmaz ama puanlamanın yapılmasına, doğru bir biçimde yapılıp yapılmadığına nezaret eder. Ayrıca patenci herhangi bir sorunla karşılaşacak olursa başhakem karar almakla yükümlüdür. Programını sunmak üzere patenci pistte beklerken müziği başlamaz ya da yanlış müzik çalınırsa veya yarışma sırasında sakatlanır ya da pateninin bağı çözülürse, bu durumlarda nasıl davranılacağına hep başhakem karar verir. Puanlama yapılırken hakemlerin birbirleriyle konuşmaması gerekir. 0.0 ile 6.0 arasında verilen puanların anlamı şöyledir: 0.0 Sporcu piste çıkmadı 1.0Çok kötü 2.0 Kötü 3.0 Orta 4.0 İyi 5.0 Çok iyi 6.0 Mükemmel Hakemler, 3.2 ya da 5.7 gibi ondalık kesirli puanlar verebilirler. Puanlamanın 6 üzerinden yapılması geçmişe dayanır. Geçmişte, patenciler her figürü üçer kez ve hem sağ, hem de sol ayakları üzerinde yaparlardı ve hakemler de, kurallara uygun biçimde yapılan her figür için bir puan verirlerdi. Objektif kriterler bulunsa bile, bu spor dalında puanlamanın genellikle sübjektif olduğu kanısı hakimdir. Türkiye'de olduğu gibi, diğer ülkelerde yapılan yarışmalarda da sonuçlar zaman zaman tartışmalara, itirazlara yol açar. Eğer bir hakem, kötü niyetli davranıp bir sporcuyu kayırmak isterse, artistik puanlama yoluyla bunu yapabilir. Kötü niyetli bir hakemin elinde artistik puanlama silah gibidir; çünkü artistik puanlama sübjektiftir. Düşük artistik puanlar vererek bir patenciyi, daha kötü bir program sunan patencinin gerisine düşürebilir ya da tersi bir durum yaratarak, kayırmak istediği patenciyi yüksek artistik puanlar vererek, daha iyi performans gösteren bir patencinin önüne geçirebilir. Uluslararası yarışmalarda olduğu gibi Türkiye'de de bu duruma sık sık rastlanmaktadır. Türkiye'de, bazı hakemlerin, artistik puanlamayı silah gibi kullandığı yarışmalar çok olmuştur ve anlaşıldığı kadarıyla bu durum daha uzun süre devam edecek. Yarışmalara katılacak sporcular, kısa ve uzun programları için ayrı müzik seçerler. Yarışma müzikleri enstrümantal olmalıdır. Sporcuların yapmaları gereken atlama (jump) ve dönme (spin) hareketleri, müziğe uygun olarak hazırlanmış belirli bir koregrafiye göre sunulur. Kısa Programın süresi, ortalama 2 dakika 40 saniye, Uzun Programınki de, 3 dakikadan 4 dakika 30 saniyeye kadar değişebilir. Erkek patencilerin programları, bayan patencilerindekinden daha uzundur. Örnek vermek gerekirse, Büyükler (senior) kategorisinde bayanlar 4 dakikalık, erkekler de 4 dakika 30 saniyelik bir program sunarlar. Yarışmalarda, müzik seçimi kadar giyilen kostümler de önemlidir. Seçilen müzik ve onun üzerine yapılan koregrafi, yarışmacının yaşına, yeteneklerine, kayış stiline uygun olmalıdır. Müzikle uyumlu olmayan bir koregrafi, patencinin yeteneklerinin üzerinde olan bir müzik seçimi ya da uygun olmayan, göze hoş gelmeyen kostüm seçimi, hakemlerin hata puanı vermesine yol açabilir. Günümüzde antrenman teknikleri öylesine ilerlemiştir ki, bir patenci için 15 yaşında Avrupa ya da Dünya Şampiyonu olmak artık hayal olmaktan çıkmış ve gerçek haline gelmiştir. Örnek vermek gerekirse, Amerikalı patenci Tara Lipinski 1997’de 14 yaşındayken Dünya Şampiyonu, 1998’de 15 yaşındayken de Olimpiyat Şampiyonu olmuştur. Artistik Buz Pateni yarışmaları, tekler (Baylar ve Bayanlar) ve çiftler kategorilerinde yapılır. Bu spor dalında bir de Buz Dansı kategorisi vardır. Türkiye'de bugüne kadar resmî olarak Çiftler ve Buz Dansı yarışmaları yapılmamıştır. Tüm kalıntılar birlikte değerlendirildiğinde, curlingin 1500\'lü yıllara kadar uzanan bir tarihi olduğu ortaya çıkmaktadır. Daha çok İskoçya\'da oynanan curling, Pieter Bruegel\'in isimleri 16. yy\'daki bir tablosundan anlaşıldığı üzere Hollanda\'da oynandığı görülmektedir. Günümüzde İskoçya dışında Kanada, ABD, İngiltere, İsveç, İsviçre ve Fransa\'da da düzenli bir biçimde curling karşılaşmaları yapılmaktadır. Bu spor dalı ile ilgili olarak bilinen ilk kulüp, 1738\'de Dunfeline\'de kurulmuştur. 1838 yılında da ilk uluslararası federasyonun temeli atılmıştır. Oyun Alanı Curling, 42 m uzunluğunda 4,3 m genişliğinde "Rink" adı verilen buz alanı üzerinde oynanır. Buz üzerine çizilmiş hedefler, disk şeklindeki halkalardan oluşup "ev" adını alır. Evlerin çapı 3,66 m\'dir. Birbirlerinden 34,7 m uzaklıkta bulunan evlerin oyun hattı "hog"dan uzaklığı ise 6,4 m\'dir. Kullanılan Malzemeler Curling oyununun ana malzemesini, buz üzerinde kaydırılarak hedefe ulaştırılmaya çalışılan taşlar oluşturur. Ortalama ağırlıkları 18,1 kg olan taşların, azami ağırlıkları 19,958 kg\'dır. Dış çevresi en fazla 91,4 cm olan curling taşlarının yüksekliği ortalama 11,4 cm\'dir. Taşların kenarlarında yönetilebilmesi için demirden halkalar bulunur. Curling taşı, yalnızca İskoçya\'nın Craig adasında bulunan, deniz seviyesinin altındaki özel bir taştan yapılır. Curlingde oyun alanının süpürmek çok önemlidir. Bu sayede taş iki üç m daha kaydırılır ve yolundan ayrılmaz. Aynı zamanda süpürme işleminin takım morali üzerinde de olumlu bir etkisi vardır. Bu şekilde, takımın her ferdi, oyunun başarısına katkıda bulunduğunu hisseder. Malzeme açısından, oyuncunun doğru süpürgeyi seçmesi oldukça önemlidir. Kanada süpürgesi, oyunun spor yönünü ortaya çıkartır ve seyirciler için ilginçtir. Fakat imal edildiği çalı samanı çabuk aşınmaktadır. İskoç süpürgesi daha ekonomik ve daha etkilidir; çünkü buzla sürekli temas halindedir ve herşeyden önce daha az ses çıkartmaktadır. Bu sporda şahsi malzeme olarak geneldi bir çift uygun ayakkabı ve bir çift eldiven yeterlidir. Ayrıca kıyafet olarak kulübün forması ile curling taşları ve süpürgeleri eklenebilir. Kurallar Curling karşılaşmaları, dörder kişilik iki takım arasında yapılır. "Skip" adı verilen takım kaptanı, genelde takımın son adamı olarak oynar; fakat bu zorunlu değildir. İkinci skip, üçüncü pozisyonda oynar ve skip oynarken onu temsil eder. İki numaralı oyuncu ikinci pozisyonda oynar. Bir numaralı "lead" oyuncusu oyunu açar. Oyuncular 42 m\'lik pist üzerinde 19 kg\'lık taşı kaydırarak, çember şeklindeki hedeflere ulaştırmaya çalışırlar. Çemberden 6,4 m öndeki oyun hattına (hog) ulaşamayan taşlar oyun dışıdır. Sınır çizgisini tamamen aşan bir taş sayılmaz ve uzaklaştırılır. Aynı kural, oyun hattını (hog) tam olarak geçemeyen taşlar için de geçerlidir. Hog\'un ardından fırlatılan taşlar da geçersiz sayılır (eğer daha önce geçerli bir taşı vurmamışsa). Müsabakalarda hakem yoktur, oyun skip tarafından yönetilir. Puanlar ortadan sayılır ve tüm oyuncular atışlarını yaptıktan sonra, müsabaka ters yönde devam eder. Her parti, üst üste oynanan yaklaşık 10 oyunu kapsar. İlk taşı atan takım kurayla belirlenir. Bunu takiben, ilk "end"i kazanan takım, ikinci oyunu açar. İki taraf için de amaç, kendi taşlarını merkeze en yakın noktaya getirmektir. Her oyuncu, bir devrede rakibiyle dönüşümlü olarak iki taş gönderir. Hedefe, rakibin taşından daha yakın noktada duran her taş için bir puan verirlir. Şayet bir takım, hedefe en yakın rakip taşına daha yakın üç taş gönderebilmişse, üç puan alır. Taş gönderen oyuncunun takım arkadaşları, taşın daha uzun bir yol almasını sağlamak için kar kümelerini ve buz parçalarını süpürebilirler. Dünya Dereceleri 1959\'da başlayan dünya şampiyonalarında en çok birinciliği, 1959 - 1964, 1966, 1968, 1972, 1980, 1982 - 1983\'te şampiyon olan Kanada, 15 birincilikle almıştır. 1903\'ten bu yana yapılan Strathcona Kupası\'nda en fazla birincilik alan da yedi şampiyonlukla yine Kanada\'dır. 1979\'dan bu yana düzenlenen bayanlar arası dünya şampiyonasında ise İsviçre, 1979 ve 1983\'te aldığı birinciliklerle ençok şampiyon olan ülkedir. ="menu_in">Eklenme Tarihi : 2009-12-22
__________________
\'\'ONE WORLD ONE DREAM\'\' |
Reklam Alanı |
Popüler Sitelerde Paylaş |
Etiketler |
artistik, buz, pateni |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Artistik Buz Pateni Dünya Şampiyonası başlıyor! | hat64 | Spor Haberleri ve Güncel Olaylar | 0 | 24-03-2009 23:52 |
Sürat Pateni | hat64 | Buz Sporları | 1 | 28-01-2009 11:51 |
Kısa Kulvar Hız Pateni | hat64 | Buz Sporları | 1 | 27-01-2009 01:53 |
Artistik Buz Pateni Hakem Yet. Kursu--ANKARA | hat64 | Antrenör ve Hakem Kursları, Seminerler | 2 | 27-04-2008 02:19 |
Buz Pateni Teknikleri | webmaster | Buz Sporları | 2 | 06-02-2008 01:27 |
Reklam Alanı |