Sportif Performans

[proksi]

Reklam Alanı

Sportif Performans

“Bu akşam antrenman var”, birçok sporcunun binlerce kez duyduğu bir cümledir ve her bir sporcu için ortak bir paydada buluşabilen, fakat bunu farklı yollarla yapan türlü anlamları vardır. Kimisi için “bir dahaki sefere kazanmak” ya da “bir öncekinden daha iyi skor yapmak” anlamlarını taşıyabilir.

Bir diğer grup içinse “iyi vakit geçirmek” olabilir bu cümlenin anlamı. Tabi ki cümleyi kimin kurduğu ve hangi gruba söylediği de sportif performansın çizgisini belirleyen bir unsurdur. Eğer bir olimpiyat takımı ya da sporcusuna karşı antrenörleri bu cümleyi kuruyorsa, bunun anlamı “maksimum performans” düzeyine ulaşmak,“mükemmelleşmek” için bir adım daha atmak anlamını içinde barındırır.


Tüm bu açılardan bakıldığında spor, modern dünyada milyarlarca insanı peşinden sürükleyebilecek toplumsal bir olay olarak adlandırılabilinir. Bu multi-disipliner olayın içerisinde maksimum performansın doğurabileceği beklentileri sosyal, politik veya daha kişisel beklentiler düzeyinde irdeleyebiliriz. Peki, bu büyük organizasyonların belki de en ağır işçileri olan sporcular ve bu yolda onlara eşlik eden, başta antrenörleri olmak üzere teknik ekipleri için “maksimum performans” ne anlam ifade etmektedir?


Maksimum performansa ulaşmak için, sporcuların ve ekiplerinin öncelikli olarak iyi bir planlamaya ihtiyaçları vardır. Bu planlama, içerisinde sporcunun kişisel/özel hayatı da dâhil olmak üzere birçok parametre göz önünde bulundurularak yapılır. Sporcunun eğitim düzeyi, sosyo-ekonomik ve kültürel düzeyi, beslenme alışkanlıkları, sahip olduğu mevcut sportif ve sosyal imkanları bu parametreler içerisinde sayılabilir.


Maksimum performansı hedefleyen bir sporcunun birincil önceliği, kendi yaşam stilini ve alışkanlıklarını düzenlemek olmalıdır. Spor dışı hayatını ve önceliklerini çok iyi belirlemeli, tercihleri doğrultusunda hareket etmelidir. En temel düzenleme ise uyku alışkanlığı ve beslenme düzenidir. Çünkü spor en temelde bedensel bir sermayenin ortaya konması ve bu sermayenin maksimum düzeyde kullanılması esasına dayanır. Dinlenme ve beslenme ise, kullanılan bu sistemin kendi kendini onarması ve yeniden en üst düzeyde yüklenmelere cevap verebilecek duruma gelmesinde çok önemli bir rol oynamaktadır.
Unutulmamalıdır ki, bir sporcunun üst düzey performansı elde edebilmesi için antrenman kadar beslenme alışkanlıkları ve dinlenme, vücuda toparlanması için izin verme süreleri de önemlidir. İyi dinlenemeyen ve beslenemeyen sporcu zaman içerisinde kendi vücudunu tükenmişlik safhasına kadar getirebilir. Bu süreç sonrasında ise, bozulan fizyolojik ve mental işleyiş, sporcuyu bir çıkmaz içerisine sokabilir.


Beslenme ve dinlenme dışında, sporcunun sahip olduğu teknik ekip ve ekipman mümkün olan en iyi seviyede iyileştirilmeli, güncel gelişmeler ihtiyaçlar doğrultusunda tüm ekip tarafından takip edilmelidir. Bir çarkın dişlileri gibi, sporcunun her bir ihtiyacı da ayrı bir işleve sahip, aynı hedef için çalışan profesyonelleri gerektirir. Tüm bu ekibin koordinasyonu ne kadar iyi ise maksimum performans da o düzeyde bu ekibe yakın olacaktır.

[webceren]

bilgilendirdiginiz için teşekkürler hocam ellerinize sağlık.