|
26-10-2009, 21:42 | #1 |
Super Moderator
Üyelik tarihi: Şub 2008
Bulunduğu yer: Samsun
Mesajlar: 2.731
Teşekkürleriniz: 14
89 Mesajına 129 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 19 |
Reklam Alanı
id=author_ _1?> center; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none" > justify; TEXT-INDENT: 36pt; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none"> justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none">Eğitim konuları ile iç içe olmaya başladığımdan beri hep düşünmüşümdür. Acaba bir gün Türkiye'de eğitim sistemi yazboz tahtası olmaktan çıkarılabilecek midir? Eğer eğitimimizi kişiye göre keyfiliklerden ve plansızlıklardan kurtarabilirsek Türkiye gelecekte dünyanın süper güçlerinden birisi olabilecektir. Aksi takdirde lafla "bir Türk dünyaya bedeldir" demeye devam ederek kendimizi hamasi nutuklarla kandırmaya devam edeceğiz ve geçen yazımızda da belirttiğimiz gibi dünyadaki <NOBR>ilk<OBR> yüz üniversite arasına bir Türk Üniversitesi bile sokamayacağız. justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none"> justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none"><NOBR>Yeni<OBR> Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun "ihtiyaçtan fazla öğretmen yetiştirmeyeceğiz" sözünü çok önemsiyorum. Eğitimin en büyük ve can alıcı problemlerinden birisi eğitim ve fen edebiyat fakültelerinin sayısı ve <NOBR>öğrenci<OBR> kontenjanlarıdır (Bu fakülteler gerekli öğretmen ihtiyacının yaklaşık 20 katı mezun vermektedir). Türkiye, geçmişteki politikacıların geleceği görememesinden dolayı çok kısa aralıklarla farklı eğitim politikaları izlemek zorunda bırakılmıştır. Nüfus artış hızını hesaplayamayanlar 90 lı yıllarda öğretmen ihtiyacını karşılayamadıkları için; ziraat, orman, su ürünleri, açık öğretim fakülteleri gibi öğretmenlikle yakından uzaktan hiç bir alakası olmayan alanlardan öğretmen alımları yapmış ve onları kısa zamanda eğitmeye çalışarak (görevlerinin başında yaparak ve yaşayarak öğrenme kuramına göre!) bu ülkenin gelecekteki asker, hâkim savcı, mühendis, doktor, iş adamı gibi bütün meslek gruplarının altyapısını oluşturan öğrencileri onlara yetiştirtmeye çalışmışlardır. Daha sonra nüfus artış hızının aynı hızla devam edeceğini zannederek Türkiye'nin her yerine süratle eğitim ve fen edebiyat fakültesi açmışlardır. justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none"> justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none">Bütün gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de nüfus artış <NOBR>hızı<OBR> büyük bir hızla düşmektedir. Geçmiş yıllarda %0 25 ler civarında seyreden artış hızı bugünlerde %0 15 lerin daha altına düşmüştür. Türkiye'nin gelişimini sürdürmesi ile düşmeye de devam edecek, belki ileride İngiltere ve Almanya'da olduğu gibi eksiye bile inebilecektir. Ve böylece Türkiye nüfusu şu anda olduğu gibi giderek yaşlanmaya devam edecektir. (Başbakanın üç çocuk politikası boşuna değil!..). Kısacası Türkiye'nin öğretmen ihtiyacı, okula başlayan öğrenci sayısının azalmasına bağlı olarak önceki yıllara göre hızla azalmaktadır. Fakat biz ise ihtiyacımızın çok daha fazlası öğretmeni yetiştirmeye devam etmekteyiz. Eskiden ÖSS sınavının önünde bekleyen insanlar bugün artık eğitilmiş öğretmen adayları olarak KPSS sınavının önünde bekler hale getirilmişlerdir. Bu problem devam ettiği takdirde bu yığınların yakın bir gelecekte nerede bekletileceklerini saptayacak bir “bilim dalı” kurulması gerekecektir!..(YÖK Başkanının dikkatine sunulur!) justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none"> justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none">Dünyanın gelişmiş ve süper güç olmuş ülkelerinin en karakteristik özelliği eğitilmiş nüfus gücü ve bu gücün alanında istihdam edilmesidir. Daha açık bir ifade ile insanlar hangi alanda eğitilmişlerse o alanda çalışmaktadırlar. Bugün Amerika'yı Amerika, Japonya'yı da Japonya yapan eğitim politikalarını gelecek 30–40 yıla göre planlayıp programlamalarıdır. Siz 4 ya da 5 sene öğretmen olmak üzere eğittiğiniz insanlara:"Ben seni öğretmen olarak eğittim fakat benim öğretmen ihtiyacım yok!.. Git başka bir iş yap.. Canın farklı bir işte çalışmak istemiyorsa da evde otur ve tüketici gruba üyeliğini devam ettir!" derseniz o insanları eğitmek için harcadığınız maddi-manevi emekler ve o insanların aldığı eğitim ile harcadığı enerji hiç bir işe yaramayacaktır. Ve bu sadece sınav kapılarında bekleyen insanların değil, nüfusunun genç olması ile övünen o ülkenin de kaybı olacaktır. KPSS'nin önünde bekleyerek gençliklerini tüketen yüz binlerce öğretmen adayı haklı olarak size soracaktır:"Devlet olarak yukarıda söylediğin bu sözü bana ÖSS'nin önünde beklerken neden söylemedin ve beni ona göre yönlendirmedin?" justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none"> justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none">Buradan Sayın Bakanın göreve başlar başlamaz bu konuda medyaya açıklama yapmasını içtenlikle destekliyorum. Umarım Sayın Çubukçu, eğitimin devasa sorunları arasında milli eğitimin labirent koridorlarında kaybolup, bürokratların etkisine girmeden, bu soruna el atarak ve YÖK'le de işbirliği yapıp onu da ikna ederek, istihdam fazlası öğretmen sorununu çözmeye <NOBR>katkı<OBR> sağlayabilir. justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none"> justify; mso-pagination: none; mso-layout-grid-align: none">Bekleyip göreceğiz...eğitimgazetesi/Ali Özel <OBR>
__________________
7-8 Ağustos 2010 Tarihinde DİYARBAKIR'da yapılan Spor Tırmanış yarışmasını SİYASİ SEBEPLE protesto edip yarışmaya takım getirmeyen, aynı zamanda'da TDF Eğitmeni ve Spor kulübü BAŞKANI olan KİŞİ'yi ÖZEN'le kınıyorum. |
Reklam Alanı |
Popüler Sitelerde Paylaş |
Etiketler |
eğittim, fakat, sana, seni, İhtiyacım, yok |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Galatasaraylılara Özel Klip Bu Kalp Seni Unutur mu | webmaster | Futbol Eğitim Videoları | 4 | 11-03-2008 15:22 |
sana helal olsun | selçuk | Eğitim Haberleri | 1 | 15-01-2008 23:52 |
Reklam Alanı |