Beden Eğitimi ve Spor Portalı - Açık ve kapalı sahada 23 türkiye rekoru olan atletizmin altın çocuğu ruhan işim

AÇIK VE KAPALI SAHADA 23 TÜRKİYE REKORU OLAN ATLETİZMİN ALTIN ÇOCUĞU RUHAN İŞİM

NG.... Ülkenden uzun yıllar önce ayrılman nasıl oldu?

1992 yılında Ege Üniversitesi Spor Yüksek Okuluna başlamam ve yavaş yavaş spordan kopmaya başlamıştım. Cüneyt KOYÜREK bir gün beni ofisine çağırdı ve yurt dışında eğitim yapmak isteyip istemediğimi sordu. Tabii ki cevabım evet idi ve 1993 USA gittim. Nejat Kök de bana yardımcı olanların arasındadır.

NG....Atletizm tarihi seni altın çocuk olarak kaydetmiş açık ve kapalı sahada kırılamamış 23 rekorun var ne tesadüf en eskisi 1989 yani tam 23 yıl önce kırılmış bu senin için ne ifade ediyor nasıl bir duygu?.

Altın Çocuk olmak güzel, insanı gururlandırıyor ve kendine olan özgüvenini pekiştiriyor. Rekorlar kırılmak için vardır, 23 yıl boyunca bir rekorun kalması aslında düşündürücü, arkadan gelenlere yardım edememenin üzüntüsü de var. Umarım bu rekorlar bir an önce kırılır da , 1989 yılında olan olanaklarımız ile şimdikilerin arasında büyük fark var.

NG.... ABD bir Türk sporumuz ile evlendin 2 çocuğun var onlar spor yapıyor mu?

Eşim Senem ile aslında İstanbul’da tanıştım ve İzmir’de evlendim. Kendiside eski profesyonel voleybolcudur, babası 1976 ların futbol gol kralı Ata Özbay ve Anneside 1970 yıllarının ilk basketbol millilerinde Firdevs Özbay benim ailemden daha bir sporcu aile ile evlendim. Eşiminde sporcu bir aileden gelmiş olmasının bana çok büyük yardımı oldu, zaman zaman antrenörüm ve psikologum oldu. Kızlarım Perim 9 ve Busem 7 yaşlarında ikiside su anda jimnastik tenis ve Atletizm ile uğraşıyorlar. Şu anda kime çekeceklerini bilmiyorum ama kime çekerlerse çeksinler ikisinindi iyi sporcu olacağından hiç kuşkum yok.

NG.... Sporseverler senin neden milli takımlarda yarışmayı erken bıraktığını merak ediyorlar bu konu da ne düşünüyorsun ?

Bu beni hala çok üzen bir konu. Aslında milli takımı bırakmadım, milli takım beni bıraktı ve bu sebeple bende sporu bıraktım. 2000 olimpiyatları öncesi asker kaçağı durumuna düştüm. Olimpiyatlara hazırlanırken sakatlandım, buna rağmen yine de kazanmak değil katılmak, önemlidir düşüncesiyle olimpiyat ruhu ile gittim. Tabi bizim federasyon başkanımız olimpiyat ruhunu başka türlü yorumluyorlar, sakat sakat geldi şu oldu bu oldu, deyip kimse de arayıp sormadı neyin var diye. Sadece Arkansas’tan bir gazeteci aradı ve sordu (Bu bir Amerikalı gazeteci Arkansas’lı olarak beni takip ediyor), bir tek bu insan neden sakallandığımı sakatlığımın ne kadar devam edeceğini sordu. 2004 Atina olimpiyatlarda sağlıklı ve daha başarılı olacağımı söyledim ve geçmiş olsun dileklerini diledi. Bakın ben Türk Milli Takim adına yarışıyorum ve beni tek arayan Amerika’nın Arkansas eyaletinin küçük bir gazetecisi arıyor. Başka ne söylesem bilmiyorum. Olimpiyatlara katılırken 5.70 cm ile zaten en iyi derecemi yapmıştım. Daha güzel dereceler yapmam benim hedefimdi.

Olimpiyatlardan sonra, Askerlik erteleme işlemlerine girdim. Birçok futbolcunun askerliği ertelendi benim yeterince uluslar arası basarım olmadığı için erteleme yapmadılar. Okulum bitmediği için ülkeme dönüp askerliğimi yapamazdım. Bende sporu bırakıp derslerimi önem verdim. 2001 yılında mezun oldum, iş imkanlarını kovaladım ve burada kaldım. Çok zor günlerdi ama geçti ve o günleri yaşamak şükürler olsun ki bana bugünlerimin değerini öğretti.

NG....- Son olarak ülkene ne zaman dönmek istiyorsun.?

Türkiye’deki iş ortamına ayak uydurabileceğimi zannetmiyorum, o yüzden emeklilik yıllarımı ülkemde geçirmek isterim.

NG....-Genç atletlere bu spor dalı için ne tavsiye edersin ?

Kendilerini Sergey Bubka veya Ahmet, Mehmet, Ruhan ile kısıtlamasınlar büyük düşünsünler. Ha birde Momentum'a dikkat etsinler.

Küçük bir not: Ruhan İşim Benim spor kulübü müdürü olduğum İzmir ÇİMENTAŞ SPOR KULÜBÜNÜN sporcusuydu. Rahmetli Cüneyt KORYÜREK ile zaman zaman telefonla atletizm hakkında görüşür ve çok yetenekli sporcuları sorardı. Ve bana evet ülkemize atlet de lazım ama meslek sahibi vizyon sahibi olan insan da lazım. Bizim ülkemizi spor alanlarında temsil edecek yabancı dil bilen başarılı spor geçmişi olanlar da lazım demişti. kendileri bilmiyor ama Ruhan İŞİM'i önermiştim. Aslında Ruhan elde ettiği dereceleri spora devam edebilseydi DEKATLONDA dünya çapında bir atlet olurdu. Ne yazık ki çok varmış gibi ender bulunan değerleri çok çabuk harcayabiliyoruz. Hala kırılmayan rekorlarını düşünürsek….