Beden Eğitimi ve Spor Portalı  


Go Back   Beden Eğitimi ve Spor Portalı > Toplantılar ve Tutanaklar > Rehberlik ve Sosyal Etkinlikler

Rehberlik ve Sosyal Etkinlikler Rehberlik ve Sosyal Etkinlikler Dersi Paylaşım Yeri

beden eğitimi
beden eğitimi
Sitemize hoş geldiniz. Konuları beğenmeyi unutmayalım.

Cevapla
 
Seçenekler Arama Değerlendirme Stil
Alt 07-11-2011, 16:00   #1
binali
Super Moderator
 
binali - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Şub 2008
Bulunduğu yer: Samsun
Mesajlar: 2.731
Teşekkürleriniz: 14
89 Mesajına 129 teşekkür edildi.
Tecrübe Puanı: 19
binali will become famous soon enough
Standart Aile okulla sürekli iletişim içinde olmalı

Reklam Alanı
Çocuklar ana sınıfına başlarken, ailenin de okula katılabilmesi için kurumun bazı önlemler alması gerekiyor. Çocuklara sunulan öğrenme ortamları ne kadar iyi hazırlanmış olursa olsun, veliler tarafından desteklenmediği sürece istenildiği ölçüde etkili olamıyor.

Araştırmalar aile eğitimiyle desteklenen kurum temelli programların daha başarılı olduğunu gösteriyor. Çocuğun içinde yaşadığı iki ana ortam olan okul ve ailenin sürekli bir etkileşim ve işbirliği içinde olması, çocuğun gelişimini olumlu yönde etkiliyor. Okulda öğrenilen bilgi ve becerilerin evde de desteklenmesi kalıcılığı arttıyor, böylece ailenin eğitime katılımı sağlanıyor.

Çocuğun çok yönlü ve sağlıklı gelişimi bu işbirliği sayesinde gerçekleşiyor. Öğretmen ve velinin çocuğun gelişimini birlikte takip edip, desteklemesi öğrenilenleri pekiştiriyor.

Okulu ziyaretçi değil katılımcı gibi gezin

Okul idaresinin düzenli aralıklarla velilerle toplantı yapması, çocukların gelişimine yönelik düzenli bilgi alışverişinde bulunması o kurumun niteliği açısından önemli ipuçları veriyor. Öğretmen ya da okul idaresi veliyi bir ziyaretçi değil, katılımcı olarak karşılamalı. Sınıfta özel durumu olan çocuklarla baş etmede rehberlik servisinden yardım alınmalı ve aile ile işbirliği yapılmalı. Okul çalışanları ailelerin farklı sosyo kültürel, ekonomik özelliklerine saygı göstermeli.

Hem öğretmenlere, hem de ailelere okulöncesi eğitim veren AÇEV Özel Eğitim Projeleri Yöneticisi ve Erken Çocukluk Eğitimi Uzmanı Deniz Şenocak, bu konudaki sorularımızı yanıtladı:

- 'Nitelikli' bir eğitim kurumu neden önemli?

Birçok araştırma ancak yeterli niteliklere sahip uygulamaların uzun vadede çocukların bilişsel ve sosyoduygusal becerilerini arttırmaya olanak sağladığını gösteriyor. Bu nedenle, yakın dönemde hızla artan okulöncesi eğitim kurumlarının ne derece 'uygun' oldukları, 'nitelik- kalite' unsurları açısından değerlendirilmeleri önemli. Anne babalar da anaokulu arayışlarında veya çocukları bir okulöncesi eğitim kurumuna devam ederken kendilerini hep bu değerlendirmeleri yaparken bulurlar. Ancak, bu değerlendirmelerde hem velinin, hem de okulun olumlu yaklaşımı önemlidir.

Güvene dayalı ilişki kurun

- Veli ne yapmalı?


Velilerin özellikle kurumu tanıma aşamasında okulu ziyaret etmeleri, yönetici ve öğretmenler ile görüşmeleri, belirledikleri soruları sormaları yararlı olur. Bu ziyaretler sırasında sorgulayan, eleştiren, olumsuz bir yaklaşım yerine tarafsız, bilgi edinmeye çalışan, olumlu bir yaklaşım sergilemesi kendisinin daha doğru bilgiler edinmesini ve gözlem yapabilmesini sağlar. Aynı şekilde kurumun da kendini doğru anlatması, beklentilerini açıklıkla dile getirmesi ve velinin sorularını önemseyerek gerekli bilgileri aktarması beklenir. Karşılıklı güvene dayalı açık ilişkiler iki tarafın çabası ile oluşacaktır.

- Nitelikli bir okulöncesi eğitim kurumu nasıl anlaşılır?


Bu sorunun cevabı oldukça geniş kapsamlı ve pek çok detayı içinde barındırır. Öğretmen-çocuk ilişkisi, uygulanan program, fiziki ortam hepsi çok önemli.

- Öğretmen-çocuk ilişkisi nasıl olmalı?


Okulöncesi eğitiminde kaliteyi belirleyen en önemli faktörlerden biri öğretmen-çocuk ilişkisinin tarzıdır. Çocukların sağlıklı gelişimleri; onları iyi tanıyan, ihtiyaçlarını zamanında ve uygun bir şekilde karşılayan, onları bütünsel olarak destekleyen öğretmenlerine bağlıdır. Bunu sağlamaya yönelik olarak öğretmenin bazı şeyler yapması gerekir.

- Öğretmenden beklenen davranışlar neler?


Gruptaki her bir çocuğa değerli olduğunu ve katkısının önemli olduğunu hissettirmeli. Onların davranışlarına uygun ve etkili bir şekilde rehberlik etmesi ve kendi davranışlarını yönetmelerinde aktif rol almalarını sağlamalı. Tüm bunları yaparken çocuklara sıcak davranması, yakınlık ve saygı göstermesi gerekir.

- Öğretmenin deneyimi etkili mi?


Tabii ki öğretmenin bu alanda eğitim almış ve deneyiminin olması önemlidir. Mesleki becerilerini geliştirmek için fırsatlar yaratan öğretmenlerin birikimlerini uygulamalarına aktarmaları, çocukların kurumda daha doğru desteklenmelerini sağlayacaktır. Sadece öğretmenlerin değil tüm kadronun (rehber danışman, müdür, hemşire, branş öğretmenler vb.) bu özellikleri taşıması önemlidir.

- İyi bir program nasıl olmalı?


Nitelikli bir program tüm gelişim alanlarını destekleyen, her yaş grubuna yönelik ayrı ve uygun amaç-kazanımlara yönelik becerilere yer veren etkinlikleri kapsar.

- Kaliteli bir okulöncesi eğitim programına ilişkin bazı göstergeler sıralamak istersek;


Bireysel farklılıkları gözetmesi, her yaş grubuna yönelik ayrı ve uygun net kazanımlarının ve bu doğrultuda tüm gelişim alanlarını desteklemeye yönelik planlanmış etkinliklerinin olması şart. Ayrıca zaman dilimlerindeki etkinliklerin (dramatik oyun, müzik, dans, sanat, kitaplar, fen ve doğa, jimnastik, kum ve su vb.) farklı türden seçiliyor olmasına dikkat edilmeli. Çocuklar için yalnız, grup ve bütün sınıfın bir arada olacağı etkinliklere imkan tanınmalı, kültürel zenginlikleri yansıtıyor ve cinsiyet ayrımcılığını teşvik etmiyor olması önemlidir.

Merak Ettikleriniz

- Çocuğuma okuldaki etkinliklerin dışında müzik, bale, yabancı dil, yüzme v.b. farklı öğretmenleri olan etkinlikler sunulacak mı? Bunlardan ayrıca ücret alınacak mı?


Müzik, resim, drama, beden eğitimi etkinlikleri ana sınıflarında öğretmenin kendisi tarafından yürütülmektedir. Ancak bağımsız anaokulları ve özel okulöncesi eğitim kurumlarında bu etkinlikler öğretmen tarafından gerçekleştirilebildiği gibi bazı okulların bu hizmetlere bale, at binme, yüzme, yabancı dil gibi etkinlikleri de ekleyerek dışarıdan hizmet aldıkları görülmektedir. Bu durumda okul kayıt ücreti dışında ücretlendirme yapılıyor.


- Her çocuğun uygulanan program ve etkinliklerden eşit olarak yararlanma olanağı var mıdır?


Yapılan etkinliklerden her çocuk kendi ilgi, ihtiyaç, beceri, algılama düzeyi oranında yararlanacaktır. Öğretmene düşen görev her çocuğun gidebildiği en üst noktaya gidebilmesi için etkinlikleri çeşitlendirerek tüm çocukların yarar sağlamasına olanak tanımak ve eksiklikleri tamamlamaktır. "En büyük eşitsizlik, herkese aynı davranmaktır."

- Çocuğumun okulda sorunu olduğunda ne yapmalıyım?


Yaşadığı sorunlarda çocuğunuzu, onu anlamaya çalışarak ve yargılamadan dinlemeniz yani "etkin dinleme" yapmanız bile bazen o problemin çözüme kavuşması için yeterli olacaktır. Yeterli olmadığı durumlarda öğretmenle iletişime geçip, problemin farkında olup olmadığını anlamak, problemden onu da haberdar etmek ve olası çözümleri siz, öğretmen ve çocuğun kendisi ile birlikte yaratmak çocuk için en yararlısı olacaktır. Bu çabalar sonuç vermediği takdirde yönetimden yardım istemelisiniz.

- Çocuğum hastalandığında veya olumsuz bir durumla karşılaştığında nasıl haberdar olacağım?


Böyle bir durumda sorun okul içinde halledilmeye çalışılır. Okulun olanakları dahilinde çözümlenemediği durumlarda okul yönetimi tarafından size ya da kayıt esnasında belirttiğiniz kişilere ulaşılacaktır.

Okulun albenisi şatafat tek kriter değil

Okul ortamı çocukların ait olma ve güvenlik hislerinin gelişmesinde önemli rol oynuyor...


Okul seçiminde genelde aileler fiziki duruma, binanın albenisine, sınıfın şatafatına bakarak karar veriyorlar. Oysa, bunlar tek başına kriter olmamalı. Eğitim ortamının çocukların gelişim özelliklerine uygun, güvenli ve farklı becerileri desteklemeye yönelik düzenlenmesi uzmanlara göre çok önemli. Çünkü, fiziksel ortamlar çocukların yaşadıkları deneyimlerde, aidiyet ve güvenlik hislerinin gelişmesinde önemli rol oynuyor. Oyunlarının gelişmesini, bağımsızlıklarını, sosyalleşmelerini ve karşılaştıkları problemleri çözmelerini teşvik ediyor. Sadece sağlanan materyal ve oyuncaklar değil, bunların nasıl yerleştirildiği, çevrenin nasıl düzenlendiği, ortamın çocuğa cazip olup olmadığı gibi farklı faktörler var. Eğitim ortamının çocukların gelişim özelliklerine uygun, güvenli ve farklı becerileri desteklemeye yönelik düzenlenmesi gerekir.

İşte bu nedenle sınıflar ve çocukların bulunduğu bütün mekanlar belli bir düzen izlenerek, onları uyarabilecek şekilde donatılmalı. Sınıflarda eğitim programını destekleyecek materyaller sağlanmalı.

Sınıf köşeleri

Okulöncesi eğitimde eğitsel köşeler çok önemli yer tutuyor. Çünkü, sınıftaki bu köşeler, çocukların farklı deneyimleri etkin bir şekilde yaşamalarına, daha küçük gruplarda birbiriyle doğal ilişki kurmalarına, oyun esnasında karşılaştıkları problemleri çözmelerine fırsat verir. Karar ve sorumluluk alma, kendilerini ifade etmeyi öğrenirler. Sınıfın birkaç belirgin ilgi alanına bölünmüş (evcilik, kitap, sanat, blok, masa oyunları, bilgisayar, müzik, fen ve doğa vb.) olması, yeterli sayıda ve yaşa uygun materyallerin olması bunların da ilgili köşede düzenlenmiş bir halde bulunmaları çok önemli.

Her köşede farklı materyal olmalı: Köşelerde bulunan eğitsel materyaller çocukların yaratıcılıklarını destekleyecek nitelikte ve farklı eğitsel amaçlar için kullanılabilecek çeşitlilikte olmalıdır. Örneğin; sanat köşesinde bir çocuğun oyun hamurları ile oynarken bir diğerinin kolaj çalışması yapması, bir diğerinin ise farklı boyaları kullanması; blok köşesinde kimi çocuklar bloklarla hayvanat bahçesi oluştururken, diğerlerinin arabaları büyüklüklerine göre sıralaması; masa oyuncakları köşesinde bazı çocukların grup olarak hafıza oyunu oynarken, bir diğerinin tek başına yapboz yapması; evcilik köşesinde bir çocuğun mutfak malzemeleri ile yemek hazırlarken, diğerlerinin kuaförcülük oynamaları; kitap köşesinde birinin kitaplara bakarken, diğerlerinin birbirlerine hikaye okumaları gibi.

Köşeler çocukların hayal gücünü yansıtmalı: Oyuncakların seçiminde sadece tek bir şekilde kullanılabilecek materyaller yerine pek çok amaç için kullanılabilecek olanlar tercih edilmeli. (Örneğin; hem sıralama hem de farklı sınıflandırma imkanları sağlayan farklı renkte ve şekillerdeki tahtalar, vb). Çocuklar sınıfta aynı materyalleri farklı şekillerde kullanabilmeli. Bir çocuk, tahta blokları köprü yapmak için kullanabilirken, diğeri blokları renklerine göre ayırmayı, bir diğeri ise büyüklüklerine göre üst üste sıralamayı seçebilir. Eğer materyaller sadece bir şekilde kullanılabiliyorsa çocuklar çok çabuk o malzemeden sıkılacaktır. Çocuğun hayal gücüne dayanarak çeşitlenebilen materyalleri sunmak daha faydalıdır. Örneğin; çocuklar üzerinde çiviler olan bir tahtayı, çiviler arasında lastik bant kullanarak çeşitli şekiller yapma şeklinde kullanabilirler.

Veliler fiziki ortam için nelere dikkat etmeli?


· Sınıf güneş ışığı almalı ve temiz, havalandırılmış olmalı.

· Lavabo ve tuvaletler çocukların boyuna uygun ve sabitlenmeli.

· Mobilyalar çocukların boyuna uygun, yeterli sayıda ve iyi durumda olmalı

· Yerleşim alanı fiziksel açıdan güvenli ve çocukların kolayca gözlemlenebileceği şekilde düzenlenmeli.

· Sınıf birkaç belirgin köşeye ya da ilgi merkezlerine bölünmeli (evcilik, kitap, sanat, blok, masa oyunları, bilgisayar, müzik, fen-doğa vb)

· Raflar çocukların rahatlıkla ulaşabilecekleri ve anlayabileceği şekilde etiketlenmeli.

· Köşelerde bulunan malzemeler uygun olmalı, raflar açık ve çocukların erişebileceği şekilde yerleştirilmeli. En önemlisi çocuklar bütün malzemeleri görebilmeli ve kullanma izinleri olmalı.

· İlgi alanlarında merak uyandıran, oyun ve öğrenmeye teşvik eden ulaşılabilir yeterli sayıda malzeme bulunmalı.

· Bahçe çocukların temiz hava alabilecekleri, enerjilerini boşaltabilecekleri bir şekilde düzenlenmeli.


Ana sınıfında olması gereken en minimumdaki ilgi köşeleri


Evcilik köşesi: Bu köşede çocuklar birbirleriyle etkileşime geçerek birçok hayali role bürünebiliyorlar. Kimi zaman anne ya da öğretmen kimi zaman da doktor, polis, asker olarak, eğlenirken yaratıcılıklarını da geliştiriyorlar. Büründükleri bu roller sayesinde sebep-sonuç ilişkisi kurabilmeyi, sosyalleşmeyi ve problem çözmeyi deneyimliyorlar. Oyunlar ile yaratıcılıkları ve dil gelişimleri destekleniyor.

Sanat köşesi: Çocukların çevreleri ve kendileriyle ilgili algılarını, duygularını ve düşüncelerini yansıtacakları ürünler oluşturmasına imkan tanıyor. Küçük kas gelişimleri, bilişsel gelişimleri ve sosyal gelişimleri bu köşede yaptıkları etkinlikler sayesinde destekleniyor.

Kitap Köşesi: Bu köşedeki etkinliklerle çocukların dil gelişimleri, hayal güçleri, anlatım ve dinleme becerileri destekleniyor ve kelime hazineleri gelişiyor. Ayrıca okuma alışkanlığının kazandırılması hedefleniyor.

Masa oyunları köşesi: Bu köşede çocuklar kimi zaman arkadaşlarıyla, kimi zaman bağımsız olarak köşedeki malzemeler aracılığıyla kavrama, algı, matematiksel düşünme ve problem çözme becerilerini geliştiriyorlar.

Blok Köşesi: Buradaki etkinlikler çeşitli hareketler içerdiğinden çocukların küçük-büyük kas gelişimini, el-göz koordinasyonunu destekliyor. Problem çözme becerileri, kavram gelişimi ve birçok bilişsel ve sosyal beceriler de yine bu köşedeki etkinliklerle destekleniyor.

Merak ettikleriniz

· Çocuğum engelli ise okulöncesi eğitimden yararlanabilir mi?

- Çocuğunuzun engelli olması halinde, okulöncesi eğitim kurumuna kaydı belirli koşullar çerçevesinde mümkün olmaktadır. Rehberlik araştırma merkezlerinde oluşturulan Özel Eğitim Değerlendirme Kurulunca düzenlenen rapor sonucunda okulöncesi eğitim kurumlarına yerleştirilmeleri uygun görülen 36-72 aylık çocuklar, ağır ve çok ağır düzeyde zihinsel ve birden çok yetersizliği olmamak şartıyla 10 çocuk bulunan sınıflarda ikiden, 20 çocuk bulunan sınıflarda ise birden fazla olmayacak şekilde kaydedilirler.

· Çocuğum ilköğretim yaşına geldiği halde okulöncesi kuruma yönlendirilebilir mi?

- İlköğretim kurumlarının birinci sınıfına kayıt hakkı kazanmış olmakla birlikte fiziksel olarak yeterli gelişim sağlayamamış çocuklar, öğretmenin veya uzmanın yönlendirmesi ile velisinin yazılı isteği üzerine okulöncesi eğitim kurumlarına kaydedilebilir.

· Çocuğum 60 aylık (5 yaşında). İki yıldır anaokuluna devam ediyor. Öğretmenleri de biz de ilköğretime hazır olduğunu düşünüyoruz. Kayıt yaptırabilir miyim?

- İlköğretim okullarının birinci sınıfına, o yılın 31 Aralık tarihinde 72 ayını dolduran çocukların kaydı yapılır. Çocuğunuz küçük olduğu için ilköğretim 1. sınıfa kaydı yapılamaz. Aksine yaşça kayıt hakkını elde eden ancak bedenen yeterince gelişmemiş olan çocuklar, velisinin yazılı isteği üzerine okulöncesi eğitim kurumlarına devam edebilir veya kayıtları bir yıl ertelenebilir.

Okulöncesi eğitim her çocuğun hakkı


Daha iyi bir geleceği sağlayan en temel eğitim erken çocuk döneminde başlıyor. Çocukların işte bu dönemde kendilerini bekleyen uzun okul hayatına en iyi şekilde hazırlanabilmeleri için okulöncesi eğitim kurumlarından alacakları destek büyük önem taşıyor. Ancak, Türkiye’de her çocuğun eğitimde fırsat eşitliği bulunmuyor. İşte bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye Vodafone Vakfı (TVV) ve Anne Çocuk Eğitim Vakfı, 2007’den itibaren işbirliğinde yürüttükleri anne destek eğitimi, okulöncesi çocuk eğitimi ve sınıf donanımı çalışmalarını birleştirerek “İlk Adım Projesi” oluşturdu. Çocuğun hayatında önemli yeri olan okulöncesi eğitim kurumlarını yaygınlaştırmak üzere hazırlanan proje ile bugüne kadar 53 ilde 545 ana sınıfında toplam 75 bin 500 anne, çocuk ve öğretmene ulaşıldı. 53 ile yaygınlaştırılan projede öncelik okulöncesi eğitime erişimin düşük olduğu bölgelere verildi. Çocukların hayata eşit fırsatlarla başlayabilmesi için nitelikli bir eğitim kurumu sağlamayı hedefleyen “İlk Adım” ile sınıflar yeniden donatıldı, çocuklara ve velilere özel olarak eğitim programı hazırlandı ve öğretmenlere eğitim verildi.

İlk Adım Projesi’ni tüm Türkiye’ye yaygınlaştıracağız

Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel

VODAFONE Türkiye olarak ülkemizin geleceğine inanıyor, Türk toplumunun gelişmesine ve yaşam kalitesinin artmasına katkıda bulunmak amacıyla yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Sosyal yatırımlarımızın insana ve topluma kattığı değeri, ticari yatırımlarımız kadar önemsiyor ve bu ikisini “çifte sorumluluğumuz” olarak değerlendiriyoruz. Türkiye Vodafone Vakfı aracılığıyla özellikle eğitim alanında attığımız adımların ülkemiz gençlerine en yüksek faydayı sağlaması için, 2007’den beri eğitim projelerine ve engelli bireylerin sosyal hayata katılımına odaklanıyor, çalışanlarımızın projelerimizde gönüllü olarak yer almasını destekliyor ve sürdürülebilir projelerle Türkiye için değer yaratmayı arzuluyoruz. 2007 yılından beri AÇEV ve Milli Eğitim Bakanlığı’yla büyük çaplı iki proje yürüterek Türkiye’deki okulöncesi ve aile eğitimi alanına önemli yatırım yaptık. Çalışmalarımızı 2009 yılında “İlk Adım” programı adı altında birleştirdik. Daha iyi bir eğitimin her çocuğun hakkı olduğu prensibiyle yürüttüğümüz İlk Adım Projesi ile ülkemizde okullaşma oranını arttırarak Türkiye’yi aydınlık bir geleceğe taşımayı hedefliyoruz. Çocuklarımıza sunduğumuz eğitim ve sınıf donanımı için yaptığımız yatırımların yanı sıra projemizin en önemli bileşenleri arasında aile ve eğitmen eğitimleri yer alıyor. Projemiz aracılığı ile okulöncesi eğitimi bütünsel bir yaklaşım ile ele alıyor, gelecek nesillerimizin temel eğitimi için İlk Adım Projemizi desteklemeye devam ediyoruz. 2009 yılından bu yana yürüttüğümüz İlk Adım Projemiz ile bugüne kadar yüzlerce ana sınıfı donattık. 2010-2011 eğitim öğretim yılı ile birlikte toplamda 75.500 anne-çocuk ve eğitmene ulaşmış olacağız.

Merak ettikleriniz

Çocuğumun okula uyum sağlayıp sağlamadığını nasıl anlayacağım?


Çocuğunuz okula keyifle gidip geliyorsa, okul saatini kaçıracağından endişe ediyorsa, arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle paylaştıklarını anlatıyorsa her şey yolunda demektir. Bazı çocuklar başlangıçta okulla ilgili bilgi vermek istemeyebilir. Bu onun okula uyum sağlamadığı anlamına gelmez, bütün olarak değerlendirmek daha doğru olur.

Alışma sürecinde benim üstüme düşen görevler nelerdir?

Çocuğunuzun hangi okula gideceğine karar verdikten sonra okula başlamadan önceki haftalarda çocuğunuzla birlikte okula gidin, okulu gezin, öğretmenlerle ve diğer çocuklarla tanıştırın. Neler yapacağını, kimlerle beraber olacağını ona anlatın. Okula başladıktan sonra da kaygılarınız varsa bunları çocuğunuza hissettirmeyin. Kendi deneyimlerinizi onunla paylaşın. Onun anlattıklarınıdinleyin. Günlük deneyimlerini anlatması için çocuğunuza fırsatlar yaratın ama onu zorlamayın.

Çocuğumu almak için geç kalırsam, ona kim refakat eder?

Geç kaldığınız durumlarda çocuğunuza sınıf öğretmeni refakat etmeli. Anaokullarında nöbetçi öğretmen de çocuğunuza eşlik edebilir. Ancak, geç kalınacağı daha önceden okula bildirilmeli. Bu durumun sıklıkla yaşanması durumunda çocukların olumsuz etkileneceği de bilinmeli.

Çocuğum okulda tuvalete gitmek istediğinde düğmesini/fermuarını çözerler mi? İşi bittiğinde kapatırlar mı? Ellerini yıkamasına yardım ederler mi?

Çocukların mümkün olduğu kadar tuvalet eğitimini kazandıktan sonra okula kaydolmaları uygun olur. Bununla birlikte küçük yaşlarda çocuk tuvalete gitmek istediği zaman giyinip soyunma konusunda öğretmen tarafından desteklenir. Pantolonunu indirip çekebilen, düğmelerini ilikleyip, fermuarını kapatabilen çocukların desteğe ihtiyacı yoktur. Yine de kolay indirilip çekilebilen beli lastikli pantolonlar çocuğun da öğretmenin de işini kolaylaştıracaktır. Ellerin yıkanması konusunda öğretmenin dikkatli olması ve yıkandığından emin olması önemli.

Ailenin çocuğun okuluyla iletişimde olmasının faydaları

Çocuklar için

- Okula karşı daha fazla olumlu tutumlar sergiliyorlar
- Okuma becerilerinde daha yüksek başarı elde ediyorlar
- Aileleriyle okul arasında daha fazla benzerlikler görüyorlar

Aileler için


- Çocuklarına nasıl yardım edebileceklerini öğreniyorlar

- Okulun işleyişi ve eğitim programları konusunda fikir sahibi oluyorlar

- Çocuklarına karşı çok daha destekleyici oluyorlar

- Çocuklarına yardımcı olma konusunda kendilerine daha çok güveniyorlar

- Öğretmenler hakkında daha olumlu düşünüyorlar


Eğitimciler için

- Aileleri, daha yardımcı ve destekleyici olarak görebiliyorlar

- Öğretmenlerin morali daha yüksek oluyor

- Ailelerden çocuklarıyla ilgili güncel olaylara ilişkin çok şey öğreniyorlar ve daha iyi tanıyorlar

Kaliteli eğitimin etkisi uzun sürüyor


Bütün bilimsel araştırmalar erken çocukluk adı verilen 0-6 yaş arası dönemde çocuğun zihinsel, sosyal, duygusal ve fiziksel açıdan en hızlı ve fazla değişim yaşadığını gösteriyor.


Bu dönemde oluşturulacak temel de, kişinin tüm hayatı boyunca etkili oluyor. İşte bu nedenle erken yaşlarda beyin gelişimini desteklemek için alınan eğitim, sunulacak deneyimler ve uyarıcılar çok önemli hale geliyor. Aile ve çocuğun bütün bunlara açık olması da başarıyı ve çocuğun kendine güvenini doğal olarak arttırıyor.

Küçük yaşta okullaşma artıyor


Dünyada ve Türkiye'de yapılan birçok araştırma, kaliteli bir okulöncesi eğitimin çocuklarda uzun süre olumlu etkileri olduğunu gösteriyor. Bu nedenle, tüm çocukların okulöncesi eğitimden faydalanması bireysel gelişimleri, yetişkinlikte daha iyi bir yaşam sürebilmeleri için çok önemli. Özellikle de risk altında bulunan, çeşitli nedenlerle çevresi tarafından yeterince desteklenemeyen çocukların kaliteli bir okulöncesi eğitimden görecekleri fayda yaşamlarında çok olumlu değişikliklere neden olabiliyor. Ülkemizde 5-6 yaş grubunda okullaşma oranlarının arttırılması yönünde sevindirici bazı adımlar atılıyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 71 ilde yürütülen bir uygulama ile 5 yaşta okul öncesi eğitim pilot uygulama ile zorunlu hale geldi.

2013 yılının sonuna kadar da tüm illerde 5 yaşta okulöncesi eğitim zorunlu hale gelecek. Okulöncesi eğitimin tüm Türkiye’de yaygınlaştırılması, her okula ana sınıfı açılması ve zorunlu hale getirilmesi tüm çocukların bu eğitimden faydalanabilecek olması çok sevindirici. Hükümetler öncelikle hizmete erişimi sağlama, okulöncesi eğitim kurumlarının sayısını arttırma yönünde çalışmalar yapıyor. Ancak, sayı artarken kalitenin de artması son derece önemli.

Bunlara dikkat edin


Çocuğunuzu göndereceğiniz ya da gönderdiğiniz okul öncesi eğitim kurumunda bunlara dikkat!

- Herkes popüler bir anaokulundan söz ediyor olabilir. Peki bu okul çocukların farklı ihtiyaçlarına, ilgilerine cevap verebilen bir okul mu? “Neden bu okul” diye kendinize sorun? Bakalım gelen cevaplar çocuğunuza uygun diye düşündüğünüz okul ile örtüşüyor mu? Ama en önemlisi kendi gözleriniz ile bunu görmeniz.

- Okulun bahçesini güzel ve bakımlı bulabilirsiniz. Ama bir de çocuk gözü ile bakın. Güvenle koşabileceği, tırmanabileceği, zıplayabileceği, dengede durabileceği, üç tekerlekli bisiklete binebileceği, kova ve kürek ile oynayabileceği, suları doldurup boşaltabileceği, bir şeyleri yetiştirebileceği ve bakımını üstlenebileceği, çokça farklı şeylerin inceleyebileceği ve araştırabileceği bir ortam mı? Ve en önemlisi, hava çok kötü olmadıkça her gün bolca bu mekan kullanılıyor mu?

- Sizin çocuğunuz kapıdan çok güzel karşılandı. Ya velisi orada olamayan diğer çocuklar, onlar ile de ilgileniliyor mu? Okulun havasını koklayın. Çocuklar bahçede ve sınıfta farklı etkinlikler yapıyor, hepsi mutlu ve neşeli görünüyor ve üstelik öğretmenler çocuklar ile birlikte, ilgili, onları dinliyor, destekliyor ve de işlerinden keyif alıyorsa doğru yerdesiniz.

- Sınıf çok kalabalık olduğunda öğretmenin de yapabilecekleri sınırlı. Hele de kendisine yardım eden birisi yok ise öğretmen çocuk oranına dikkat edin.

- Okuldaki mekanları sanki dizlerinizin üzerinde yürüyormuş gibi inceleyin. Her şey sizin görüş alanınızda mı?Her şey ulaşılabilir mi? Eşyaların bir yeri var ve siz işaretlere bakarak bunu anlayabiliyor musunuz? ‘Burası kukla köşesi, burası sanat köşesi…’ diye mi yazıyor, yoksa fotoğrafla da mı gösteriyor? Kapalı ve yüksek dolaplara, ilgi köşeleri olmayan ve nesnelerin nereye konulacağını göstermeyen alanlar varsa bir kez daha düşünün.

- Oyuncaklara, kitaplara ve materyallere bakın. İlgi köşelerinde farklı amaçlara hizmet edebilecek dayanıklı malzemeler var mı? Günlük akış sırasında farklı etkinlikler ile çocukların bunları kullanmaları sağlanıp, gelişimleri destekleniyor mu? · Sınıfta, okulda çocukların yaptıkları hiçbir şey sergilenmemişse bir kez daha düşünün. Çocukların okullarına aidiyet ve kendilerine değer verildiğini hissetmeleri açısından unutmayın bu çok önemli bir ayrıntı. Bunun yanında duvarda tıpa tıp aynı kardan adamların asılı olması da eğitim anlayışının sorgulanmasını gerektirebilir.

- Anaokulu nasıl bir eğitim programı uyguluyor? Çocukların gelişimlerini, ilgilerini, yaratıcılıklarını nasıl bir program ile destekliyorlar? Meraklarına nasıl cevap verecekler? Bu hedeflerini nasıl değerlendirecekler? Çocuğunuzu tanımak, gelişimini izlemek için nasıl bir yol izleyecekler? Bunları mutlaka sorgulayın.

- Çocuklar olumlu bir davranış yaptıklarında nasıl karşılık veriliyor? Peki ya iki çocuk anlaşmazlık yaşıyorsa? Bir çocuk sınıf kuralına uymadığı zaman hangi yöntem uygulanıyor? Mutlaka ve mutlaka okulun disiplin anlayışı ile ilgili bilgi alın. Çocuğun sağlıklı gelişimi için okulun anlayışının sizinki ile paralel olması önemli.

Merak Ettikleriniz

Çocuğumun öğretmeninin tecrübeli ya da yeni mezun bir olması okul yaşantısını etkiler mi?


- İlk bakışta bu sorunun cevabı belirli konularda avantajlara ve dezavantajlara sahip oldukları şeklinde görülse de donanımı iyi olan öğretmenlerde belirgin farklılıklar ortaya çıkmayacaktır. Tecrübeli öğretmen yaşantıları gereği problemleri daha ortaya çıkmadan çözme becerisini gösterirken, yeni mezun öğretmen de yaratıcı çözümler getirebilir. Öğretmenlerin ortak noktası çalışma yılları ve cinsiyetleri değil, çocuklarla ilişkileri yönetme becerileri, çocuklara verdikleri değer ve gösterecekleri koşulsuz sevgi olmalıdır.


Çocuğuma okulda zorla yemek yedirilir mi? Çocuğumu okulda zorla uyuturlar mı?


- Çocuğunuzu mümkünse dengeli bir kahvaltı öğününün ardından okula bırakın. Okulda verilecek olan sabah akşamüstü kuşlukları ara öğün yerine geçer. Sıkı bir kahvaltı ile okula gelen çocuğunuzun beslenme açısından eksik kalan yönlerini akşam tamamladığınızı göz önünde bulundurduğumuzda çocuğunuzun okulda verilen öğle yemeğini tamamlayamaması gelişimi açısından çok büyük bir eksiklik ortaya çıkarmaz. Buna göre ne siz, ne de öğretmen çocuğu yemek için zorlamalı. Bazen aileler için yemek konusu odak noktası haline gelir. O kadar ki öğretmenle karşılaştıklarında ilk sordukları soru “Çocuğum yemeğini yiyor mu?” olur. Dolayısıyla bu konuda kendini baskı altında hisseden öğretmen çocuğu yemek yemesi için elinde olmadan zorlayabilir. Bu durumlarla karşılaşmamak sizin elinizde. Aynı şekilde çocuk uyku için zorlanmamalı. Uykusu gelen çocuk zaten uyur. Uyumayanlar için kitap okuma gibi sakin, dinlendirici etkinlikler düzenlenebilir.

İyi öğretmen ve yeterli fiziki ortam önemli


Araştırmalar çocuğun okulöncesi eğitimden daha iyi faydamanması için bazı koşulların sağlanması gerektiğini gösteriyor. İşte bu koşullardan bazıları şunlar:

- Yeterli bir fiziki ortam

- İyi eğitilmiş öğretmenler

- Öğretmenler ve çocuklar arasında etkin bir iletişim

- Az sayıda çocukların sınıfları yani düşük öğretmen-öğrenci oranları

- Güvenli bir ortam ve zenginleştirici eğitim materyalleri

- Dil açısından zengin bir ortam

- Yaşa ve gelişime uygun öğretim/ eğitim programı

- Aile katılımı (ebeveynlerinin programa ilişkin çeşitli etkinliklere katılmaları)


En iyi anaokulu hangisi?


Okulöncesi eğitim kurumu ararken, nelere dikkat edilmeli, seçim hangi kriterlere göre yapılmalı? İyi anaokulu nasıl seçilir? Çocukları için okulöncesi eğitim kurumu arayan ailelere küçük bir rehber hazırladık.


Çocuğunuz ilköğretime başlamadan önce beyin gelişimi ve aslında yaşamının temelinin bu dönemde atıldığını bilenler bir okulöncesi eğitim kurumunun kapısını çalıyor. Çocuğun ilköğretime hazır olacağı 72 aylık olan süreye kadar psikomotor, sosyal-duygusal, dil ve bilişsel gelişiminin desteklenmesi, öz bakım becerilerinin kazandırılması için kreş, yuva ya da anaokulu idealdir çoğu zaman.

Ancak, işin zor yanı okul seçimidir. Bu arayışta kafanızda onlarca sorunun yanıtını bulmaya çalışırsınız. Okul seçerken nelere dikkat edeceksiniz, bahçe mi, sınıf mı, yoksa öğretmen mi önemli? Güvenli bir yer mi? Çocuğuma iyi bakacaklar mı? Neler öğrenecek? Mutlu olacak mı?

Diyelim ki, gözünüze bir okulöncesi eğitim kurumunu kestirdiniz. Öylesine cazip ki! İçerde rengarenk yüzlerce peluş oyuncak, kocaman bir bahçe, güler yüzlü bir öğretmen. İyi de bunlar yeter mi? Cevabını aradığınız onlarca soruya bir de çevrenizdeki kişilerin farklı okullara yönelik olumlu, olumsuz bilgileri eklenince kafanız iyice karışacak.

İşte 5 gün sürecek yazı dizisinde okulöncesi eğitim kurumu seçerken velilere bu konuda destek olmaya çalışacağız. Okula gidildiğinde, kurum yönetici ve öğretmenlerle görüşme öncesi kafanızdaki soruları önce netleştirip, daha sonra sağlıklı gözlem yapmanız için yardımcı olacağız. Hazırladığımız küçük rehberde sınıf mı, öğretmen mi, yoksa müfredat mı önemli? Eğitim materyalleri nasıl olmalı? Bir sınıfta yüzlerce oyuncağın olması o anaokulunun iyi olduğunu gösterir mi? gibi soruların yanıtı olacak.


Anaokulu
ararken öncelikle ailece bazı konuları netleştirin ve göz önünde bulundurun. Nasıl bir eğitim kurumu düşünüyorsunuz? Devlet mi, özel mi? İlköğretime aynı eğitim kurumunda devam edebilecek mi?

Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV)'in uzmanlarının desteğiyle ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın yönetmeliklerinden yararlanarak hazırladığımız bu yazı dizisinde işte bu soruların cevapları olacak.


Anne - babalar lütfen kaygılı olmayın


Funda Kocabıyık (Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürü): Yeni bir eğitim ve öğretim yılının daha başındayken ben de en az siz anne babalar kadar heyecan ve coşku doluyum. Her başlangıç merak, ilgi, heyecan gibi duyguları da içinde barındırır. Bizim minikler yine her yıl olduğu gibi bu yıl da merak, ilgi ve heyecan duygularıyla dersliklerimizi doldurdular. Tabii onlarla beraber anne ve babaları da... Benim bir eğitimci olarak öncelikle anne ve babalara tavsiyelerim olacak; lütfen çocuğunuz adına kaygı taşımayın. Öğretmenlerimize ve okul yöneticilerimize güvenin. Eğer siz kaygı düzeyini yüksek tutar ve bunu da çocuğunuza yansıtırsanız çocuğunuz da okula uyumda zorluk yaşayacaktır. Unutmayın çocuğunuz artık bir birey olma yolunda emin adımlarla yürüyor. 2010-2011 eğitim öğretim yılında 46.336 derslikte 46.683 öğretmenle 1.115.818 çocuğa okulöncesi eğitimi verildi. Bağımsız anaokulu sayımız 1670'dir.

Okulöncesi eğitim kurumunda bunlara dikkat!


- Eğitim kadrosu

- Çocuk sayısı

- Öğretmen-çocuk ilişkisi

- Okul-veli ilişkisi

- Eğitim yaklaşımı

- Ölçme ve değerlendirme

- Fiziki koşullar

- Beslenme-sağlık-güvenlik

Merak Ettikleriniz

- Çocuğum anaokuluna ne zaman başlamalı?


Çocuğunuzun kendini ifade etmesi, ne istediğini ve istemediğini karşısındakine anlatabilmesi, okula başlayabileceğini gösteren işaretlerden ilkidir. Bunun yanı sıra tuvalet eğitimini kazanmış olması, yani ihtiyacı olduğunda haber vermesi ve tuvalete gidebilmesi bu kararı güçlendirir. Anaokulu ve kız meslek liseleri bünyesindeki uygulama sınıflarına, kayıtların yapıldığı yılın eylül ayı sonuna kadar 36 ayını dolduran ve aynı yılın aralık ayı sonuna kadar 72 ayını dolduramayan çocuklar kaydedilir. Ana sınıflarına, aralık ayı sonuna kadar 60 ayını dolduran çocuklar ile aynı yılın aralık ayı sonuna kadar 72 ayını doldurmayan çocuklar öncelikle kaydedilir. Bu yaş grubu çocukların sayısı yeterli olmadığı takdirde, 48-60 ay çocukların da ana sınıflarına kayıtları yapılabilir.


- Okulöncesi eğitim kurumlarında sınıfta kaç çocuk bulunur?


Sınıf mevcutlarında, bir gruptaki çocuk sayısının 10’dan az, 20’den fazla olmaması gerekir. Çocuk sayısı fazla olduğu takdirde ikinci grup oluşturulur. Ancak, her bir grubun azami çocuk sayısı dolmadan yeni grup oluşturulamaz.

Ana sınıfının tek olduğu durumlarda ve uygulama sınıflarında ise sınıf kapasitesi dikkate alınarak çocuk sayısı 25'e kadar çıkarılabilir.


- Okullarda verilen eğitim yarım gün mü? Tam gün mü?


Okulöncesi eğitim kurumlarında tam gün ya da yarım gün eğitim yapılıyor.

Tam gün eğitim:
Anaokulları ile uygulama sınıflarında aynı çocuk grubuna yönelik olarak günün sabah ve öğleden sonraki bölümlerini kapsayacak ve öğretmenlerin günlük çalışma saati süresini aşmayacak biçimde okul müdürlüğünce düzenlenen zaman çizelgesine göre yapılan eğitimdir.

Yarım gün eğitim:
Okulöncesi eğitim kurumlarında günde 6 çalışma saati süresini aşmayacak şekilde sabah veya öğleden sonra yapılan eğitimdir.

- Çocuğumu okula kayıt ettirirken sabah veya öğle grubunu seçme şansım var mı?


Şartlar müsait olduğunda okul yönetimi size seçme şansı tanıyacaktır. Başvuruların çok olması durumunda sabah ve öğle grupları kura yolu ile belirlenecektir. İkili öğretimdeki dağılım, tercihler doğrultusunda okul yönetimi tarafından velilerle işbirliği yapılarak düzenlenir. Ebeveynlerin her ikisinin de çalışması durumunda velinin isteği üzerine tam gün eğitime öncelik verilebilir.

- Çocuğumun okulöncesi eğitimi sırasında veli olarak sorumluluklarım nelerdir?


Öğretmenin yapmaya çalıştığı gibi sizin de çocuğunuzu çok iyi tanımanız, onun güçlü ve gelişmeye açık yönlerini iyi bilip gelişimini en üst düzeye çıkarabilmek için öğretmenle işbirliği içinde çalışmanız çocuğun yararına olur. Bunu sağlayabilmek için öğretmen zaman zaman bireysel veli görüşmeleri, ev ziyaretleri, veli toplantıları yapacak, zaman zaman evde çocuğunuzla birlikte yapabileceğiniz faaliyetler önerecektir. Bu faaliyetlerin amacı çocuğunuzla birlikte etkili zaman geçirmenizi, etkili iletişim kurmanızı, onu daha yakından tanımanızı sağlamaktır. Bunlar çocuğunuzun okuldaki eğitimini ve gelişimini desteklemektedir.

- Ana sınıfında ya da anaokulunda teneffüs saatleri var mı?


Okulöncesi eğitiminde teneffüs kavramı yoktur. Çocuklar için düzenlenen eğitim etkinlikleri aralıksız olarak uygulanır. Çocukların dinlenmesi; kitap okuma, müzik dinleme, uyku gibi sakin etkinliklerle sağlanır.

- Anaokulu ya da ana sınıfında devam zorunlu mu?


Okulöncesi kuruma kayıtlı çocukların günlük eğitimi aksatmayacak şekilde devam etmeleri beklenir. Ancak özel eğitim gerektiren çocukların sosyal uyum ve gelişim özelliğine göre günlük devam sürelerinde esneklik sağlanır. Mazeretsiz olarak aralıksız 10 gün okula devam etmeyen çocuğun velisi okul müdürlüğünce yazı ile uyarılır. Bu uyarıya rağmen mazeretsiz olarak aralıksız 20 gün okula devam etmeyen ve devam ettiği hâlde belirtilen süre içinde ücretleri yatırılmayan çocukların kaydı silinir. Bu durum aileye yazılı olarak bildirilir. Bulaşıcı bir hastalık nedeniyle devam edemeyen çocuklar, sakınca olmadığına ilişkin sağlık kuruluşlarından alınacak tabip raporu ile kuruma devam edebilir.

- Çocuğum okulöncesi eğitim kurumuna giderken belirli bir kıyafet giymek zorunda mı?


Okulun
MEB Yönetmeliği çerçevesinde belirlediği okul kıyafeti giyilir. Özel okulöncesi eğitim kurumlarında kıyafet, okul yönetimi tarafından belirlenir.

__________________
7-8 Ağustos 2010 Tarihinde DİYARBAKIR'da yapılan Spor Tırmanış yarışmasını SİYASİ SEBEPLE protesto edip yarışmaya takım getirmeyen, aynı zamanda'da TDF Eğitmeni ve Spor kulübü BAŞKANI olan KİŞİ'yi ÖZEN'le kınıyorum.
binali isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Reklam Alanı
Cevapla

Popüler Sitelerde Paylaş

Etiketler
aile, icinde, iletişim, okulla, olmalı, sürekli


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Sporda iletişim. binali Beden Eğitimi ve Spor Kütüphanesi 0 02-11-2009 19:30
zümre: ölçekleri içinde clooney I. Dönem Beden Eğitimi Zümre Toplantısı 0 11-10-2009 16:38
Ali Rira Kural - Hayal Icinde webmaster Bayram ve Fon Müzikleri 0 05-10-2008 16:11

Reklam Alanı


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:38.


Powered by vBulletin® Version 3.8.4
Copyright ©2006 - 2024, Türkiye'nin Beden eğitimi ve Spor Portalı
2007-2024 Türkiye'nin Beden Eğitimi ve Spor Portalı
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122